Ç. Rizespor’da istikrarsızlık devam ediyor. Son iki maçta vasat oynamasına rağmen iki maçı da kazanan ekibimiz, bir hafta bay geçtiği ligde Sivasspor deplasmanında öne geçmesine rağmen, üstelik rakibin son yirmi beş dakika bir kişi eksik oynamasını bile değerlendiremeyerek eli boş döndü. Maçın hemen başında öne geçen ekibimiz, yine aynı hastalığı olan sürekli geriye ve kaleciye geri pas yaparak oyunu soğutan, ancak tüm kazanılan topları da gelişi güzel oynayarak rakibe veren yapısını sürdürdü. Ekibimiz, kendi hataları ve yanlış oyuncu tercihleri ile çok rahat en az bir puan alabileceği maçta rakibine mağlup oldu.
Sezon başında ilk iki maç dışında sürekli form grafiği düşen ve hiçbir oyuncunun geçen yıldan bu yana performansını artırmayarak aynı form düşüklüğünü sergilemesi, bazı şeylerin iyi gitmediğinin işareti gibi. İlhan Hoca da her maç sonrası aynı şeyleri söyleyerek masal okumaya devam ediyor. Bu kadroya ne oldu, neden böyle? Geçen sezon takımı sırtlayan Olawoyin sahada geziyor. Veretnović aynı... Sowe bu takımın asla santrforu olamaz. Diğer taraftan büyük umutlarla alınan yeni golcü Jurečka, sadece sürekli sağdan ve soldan gelen toplarla neticeye gidebilen ağır bir santrfor. Hadziahmetović hâlâ sakatlığının psikolojisiyle çok vasat oynuyor. Hele şu yan alı oyuncuyu alan, bulana Oscar ödülü verilmeli! Bu kadar verimsiz ve üretken olmayan bir orta saha oyuncusu zor bulunur ama bizimkiler buldu. Yine büyük umutlarla alınan Ghezzal sahada geziniyor. Yani, saysak olumlu hiçbir oyuncu yok. Bunlar ya teknik adamla sorun yaşıyor ya da teknik açıdan takımda bir şeyler yolunda gitmiyor. Bu takım, bu oyuncu kapasitesiyle ligde tutunması mümkün değil. Sanki takım hiç çalışmamış gibi ve çok yavaş oynuyoruz. Sürekli geriye pas yapmak ne iş, anlamadık İlhan Hocam. Üretkenlik yok, bloklar arasında hiç bağlantı yok. Takım kötü oynuyor; belli ki bir kan değişikliği gerekirse düzelir mi, o da malum. Ama bu sonuçlar devam ederse mecburen olacak gibi görünüyor.
Bu hafta oynanacak olan Trabzonspor maçı, oyuncuların gerçek performansını ve teknik adamın kalıp kalmayacağının da belirleyici bir sınavı olacaktır.