Yeniden yayın hayatına geçti, 26 gün sonra ise yayın hayatını sonlandırdı. Cavit Çağlar’ın Olay Tv’sinden söz ediyoruz. Kamuoyunu aydınlatıcı bir açıklama yapılmamasına rağmen televizyonun kapanma sebebi olarak HDP’nin grup toplantısını baştan sona yayınlamaları gösteriliyor. HDP, TBMM’de grubu bulunan bir partidir; bunda ne var diyebilirsiniz. Buna cevabımız şu olur. Toplantının bir kısmını yayınlamaklar yetinilebilirdi. Diğer kanallar öyle yapıyor. Tamamını yayınlamak, o partinin politikalarını desteklemek, görüşlerine katılmak anlamına geliyor. En azından kamuoyu nezdinde böyle. Çünkü HDP, PKK terör örgütüyle bağını tam kesememiş olmasından dolayı Türkiye’nin partisi olamamıştır. Eş genel başkanlarının halen tutuklu olması da, büyük bir engeldir. Bunu AİHM kararına rağmen söylüyorum. Bu anlamda AİHM kararının sakat olduğunu da vurgulamak istiyorum. Çünkü onlar, Türkiye’de olup bitenleri bilmezden geliyor. Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, ülkenin üniter bütünlüğüne aykırı davrandıkları, terör örgütünü övücü birçok suçtan yargılanıyor.  Hülasa HDP, halen terör destekçisi bir parti hüviyetindedir. Gelelim Cavit Çağlar’ın televizyonunun böyle bir yayın yapması konusuna… Cavit Çağlar’ın geçmişteki siyasi kimliği yüzünden böylesi bir yayın çizgisinde olması beklenemez. Bunu kendisi de itiraf ediyor zaten. Aslında sorun ekibinde. O ekibi seçen kendisi olduğu halde, anlaşılan bir süre sonra, bu ekip şirazeden çıkmıştır. Ve son raddede 26 gün içinde televizyonu kapatma noktasına getirmiştir. Cavit Çağlar’la ilgili bir başka noktayı da belirtmeden olmaz. Daha doğrusu HDP grup toplantısına bu kadar ilgi göstermelerini yadırgadığımız noktayı… Cavit Çağlar, ülkenin önemli bir işadamıdır. Bursa’da Yeşim Holding’in sahibidir ve tekstil sektöründe yüzlerce insana iş imkânı sunmaktadır. 1993’te Bursa TRT bürosunda kısa süre görev yapmış ve kendisini yakından tanımıştım. O sıralar TRT’den sorumlu Devlet Bakanı idi. Vatanına bağlı bir iş ve siyaset adamı olduğuna şahidiz. Ayrıca bu işte yeni de değildir. NTV’yi kuran adamdır; Olay gazetesi de 35 yıldır yayın hayatında olan bir gazetedir. Anlayacağınız Cavit Çağlar, basında yeni değildir. Teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın 1999 yılında Kenya’da olduğu anlaşılınca oradan paketlenip getirilmesi konusu gündeme geldi. Cavit Çağlar’dan özel uçağı istendi. Hiç tereddütsüz uçağını tahsis etti ve Apo bu uçakla Türkiye’ye getirildi. Aynı Cavit Çağlar, bu örgütün siyasi uzantısı olduğunu inkâr etmeyen ve bu hain örgütle ilişiğini kesmeyen bir partinin grup toplantısını sonuna kadar yayınlayıp bir nevi reklamlarını yapmamalıydı. Bildiğimiz Cavit Çağlar da bunu yapmazdı. Dediğimiz gibi, Olay Tv’yi yeniden yayın hayatına sokarken ekibini doğru seçememişti ve bir yol kazası yaşadılar. Bir televizyonun yayın hayatına son vermesi hiç de kolay bir şey değildir. Her zaman radikal çıkışları olan Nevşin Mengü’nün son akşam canlı yayınla ekranı karartması biraz hüzün verici olmuşken 180 kişinin işsiz kalması, bu krizde iyi olmamıştır. Bunda Nevşin Mengü ve Süleyman Sarılar’ın ne kadar günahı var; göreceğiz. Umarız bir çıkış yolu bulurlar. Muhabbetle efendim!