İrfan COŞKUN
Köşe Yazarı
İrfan COŞKUN
 

KÜÇÜK KAPI

Henüz yayla evlerinde pencere icad edilmemişken, ahşap evdeki kapıdan başka dışarıyla hava irtibatı sağlayan, yöresel adıyla "haniçe" diye anılan bölümde ağaçtan oyma tekneye konan, kır çiçekleriyle beslenen kınalının sütü kaymaklansın diye açılan iki üç cm eninde on cm kadar boyunda dikdörtgen şeklinde delikler vardı. Kapı gündüzleri hiç kapanmaz, sadece fiziki olarak değil, misafire de açıktı, komşuya açıktı, gelene  açıktı, gidene açıktı. Güvenlik diye bir sorun da henüz yöresel lügatlarda yer bulmamıştı. Kapı tokmağı, kapı zili da neymiş, gerek yoktu ki öyle şeylere, herkese açıktı çünkü gönülden. Yayla havası üşütür, dış kapı aynı zamanda pencere görevi görür, gündüzleri evin aydınlanmasını sağlar, Kıble Dağından doğan güneşi içeri buyur ederdi.. Cam yok, kapı önünde damlalık yok, yağan yağmur, düşen dolu, çise de eve girer herkes gibi. Bir de evin "külhan" denen kısmında yerde odun ateşi yanar, dumanı bütün evi sarardı. Bir kısmı baca diye açılmış çatıdaki hartıma aralarından yol bulup çıksa da, bir kısmı da sürekli açık olan kapıdan tahliye olurdu. Tabii ciğerlerimize seyahat edenlerin haricindekiler. Tütsülenmiş gibi sağlam oluşu ninelerimizin ondandır belki de. Açık durması zaruri olan kapıdan davetsiz misafir olan yayla soğuğunu kısmen azaltabilmek için, nispeten biraz daha ince tahtadan yapılmış, ana kapının yarı boyunda bir kapı daha vardı. Bir çiviyle tutturulmuş ahşap bir mandalla  kilitlenen "küçük kapı", çilekeş Annelerin dirseğini üstüne dayayıp komşu kızı Fadime'ye seslendikleri kapı. İkisi aynı anda kapanmazdı. Büyük kapı kapatılacağı zaman, küçük kapı içeri açılır, adeta kendisinden büyük olana selam dururdu. Büyük kapılar ise hep dışarı açılırdı, tehlikelere, fırtınalara göğüs gerercesine, "güçlü ve dayanıklıyım" dercesine. Şimdilerde Rize Yaylalarında başına peştemal bağlamış genç kızların en güzel fotoğraflarının çektirmek için poz verdikleri yerdir küçük kapı.
Ekleme Tarihi: 06 Ekim 2021 - Çarşamba

KÜÇÜK KAPI

Henüz yayla evlerinde pencere icad edilmemişken, ahşap evdeki kapıdan başka dışarıyla hava irtibatı sağlayan, yöresel adıyla "haniçe" diye anılan bölümde ağaçtan oyma tekneye konan, kır çiçekleriyle beslenen kınalının sütü kaymaklansın diye açılan iki üç cm eninde on cm kadar boyunda dikdörtgen şeklinde delikler vardı.

Kapı gündüzleri hiç kapanmaz, sadece fiziki olarak değil, misafire de açıktı, komşuya açıktı, gelene  açıktı, gidene açıktı. Güvenlik diye bir sorun da henüz yöresel lügatlarda yer bulmamıştı.

Kapı tokmağı, kapı zili da neymiş, gerek yoktu ki öyle şeylere, herkese açıktı çünkü gönülden.

Yayla havası üşütür, dış kapı aynı zamanda pencere görevi görür, gündüzleri evin aydınlanmasını sağlar, Kıble Dağından doğan güneşi içeri buyur ederdi.. Cam yok, kapı önünde damlalık yok, yağan yağmur, düşen dolu, çise de eve girer herkes gibi.

Bir de evin "külhan" denen kısmında yerde odun ateşi yanar, dumanı bütün evi sarardı. Bir kısmı baca diye açılmış çatıdaki hartıma aralarından yol bulup çıksa da, bir kısmı da sürekli açık olan kapıdan tahliye olurdu. Tabii ciğerlerimize seyahat edenlerin haricindekiler. Tütsülenmiş gibi sağlam oluşu ninelerimizin ondandır belki de.

Açık durması zaruri olan kapıdan davetsiz misafir olan yayla soğuğunu kısmen azaltabilmek için, nispeten biraz daha ince tahtadan yapılmış, ana kapının yarı boyunda bir kapı daha vardı. Bir çiviyle tutturulmuş ahşap bir mandalla  kilitlenen "küçük kapı", çilekeş Annelerin dirseğini üstüne dayayıp komşu kızı Fadime'ye seslendikleri kapı.

İkisi aynı anda kapanmazdı. Büyük kapı kapatılacağı zaman, küçük kapı içeri açılır, adeta kendisinden büyük olana selam dururdu. Büyük kapılar ise hep dışarı açılırdı, tehlikelere, fırtınalara göğüs gerercesine, "güçlü ve dayanıklıyım" dercesine.

Şimdilerde Rize Yaylalarında başına peştemal bağlamış genç kızların en güzel fotoğraflarının çektirmek için poz verdikleri yerdir küçük kapı.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve rizeninsesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
timbir - birlik haber ajansi