Düşüncelerini kelimelere doğru aktaramayanların, kitap-gazete okuma alışkınlığının, sosyal medya okur-yazarlığına yenik düştüğü,yorgan ve ayak uzatma denkleminin bir türlü çözülemediği güzel ülkemde; yeni umutlarla, yeni hayallerle girdiğimiz 2020, pijama, terlik, televizyon, bolca internet, yeme icme, 100 metre kare 3+1 konforunda mahpusluk günlerine dönüştü... Buna rağmen doğum günüm vesilesiyle gerek mesajla, gerek telefonla, gerek dumanla :) hatta düşüncesi ile özel günümü kutlayan herkese çok teşekkür ederim...Arada bu kadar mesafe olmasına rağmen sizleri hissediyorum önemsiyorum. Kafanızı kaldırın ve bakın en iyisi pencere; özellikle bu günlerde uçaklar yokken, araçlar çalışmıyorken eksoz gazından kirlenmemişken bakın... Gündüzü aynı güneşi, gecesi aynı ayı görürüz hiç olmazsa, yıldızları da unutmayalım dört duvar Karantina Günleri"nde... Hemen lafa gireyim. Tamam, korona ile hayatımız tam anlamıyla alabora oldu. Oldu, ama farkında mısınız bilmiyorum, hayat bir anda daha da hızlandı. Artık birçoğumuz, çok daha hızlı karar alıp, aldığımız kararı çok daha hızlı hayata sokuyoruz. Sanki yarın ölecekmişiz gibi atacağımız adımları hızlandırdık. Çok değerli ve benim için idol olan ağabeyim Ömer S. şu olağanüstü günler dolayısıyla bana; “Barışcığım, böylesi zamanlarda, yani kriz ortamında hayat insanlara yepyeni imkanlar sunar. Kısaca krizler, bazen en büyük fırsatlardır” dedi. Hoş, yaygın basında bu fırsat işini milletin nelere çevirdiğini gördük. Bir maske 5 ekmek fiyatına satılıyor. Hele hele bir diş Sarımsağın fiyatı=1 ekmek fiyatı olması pes değdirecek cinsten. Ben bu dönemde; fikir adamlarının, filozofların, düşün dünyasının büyük bir atak yapmasını bekliyorum. Beklentim o ki, insanlığa nefes aldıracak olan aşı olmayacak; insanlığa nefes aldıracak olan yeni bir düşünce, yeni bir felsefe olacak. Kapitalizm, sosyalizm, izim, izim, izim… At hepsini çöp sepetine. İnsanı merkeze alan, yeni ve evrensel bir düşünceye hazırlayın kendinizi. Biri ya da birileri çıkacak ve öyle bir şey diyecek ki, bütün ezberlerimiz bozulacak. En az rağbet gören haberler, siyaset haberleri oldu. Kimse iktidar’ın ne dediğini, muhalefetin ne yaptığını çok takmıyor. Yani onların bu güne kadar bizi meşgul eden çırpınışları aut oldu. Artık insanlar ağırlıklı olarak; bireysel gelişimin, algılamanın ve hayatı hiçbir etki altında kalmaksızın kendi ayakları üzerinde yaşamanın derdinde. Ne güzel ki, birçoğumuzun merkezine ta kendimiz girdi. Artık bizden daha önemli kimse yok. Psikolojisi güçlü olanlar, yeniçağı iyi anlayanlar, yeniliğe açık olanlar bir adım öne çıkacak. Hurafelerle yaşayanlar, karabasana saplanmış olanlar, öĺülerden medet umup onlar üzerinden çatışıp ayrışanlar, egosu kibri yüksek olanlar kaybedecek. Bugüne kadar kimler gerçek dost biriktirmiş, o ortaya çıkacak. Şimdi parası, malı ve mülkü olanlar değil, Insan sahibi gerçek insanlar gerçek zenginler olarak parlayacak sanırım. Hep birlikte yaşayıp göreceğiz inşallah, fire vermek yok tamam mı? Ona göre tedbirinizi alın... Tabi bunca tozu dumanın içinde güzel şeyler de olmuyor değil…  Evde kal yaşamların pencerelerinden dışarıya bakıldığında görülen bir şey Var ! Gelen BAHAR...Ağaçlar filizlenecek çiçekler açacak kuşlar ötecek...yine Karantina Gunleri'nde; Umudunuz hiç bitmesin... İyi günlerin geleceğine inanın ! Her şeye rağmen huzur ve güzellikler diliyorum. Allah sonumuzu hayr eylesin.  Not:Tarihte bugün beni dünyaya getirmiş olan ve şuan Rize'de bulunan annemin ellerinden hasretle öperim. Saygılar