Allah’ın insanlara son hitabı ve Peygamberler aracılığıyla son mesajı olan Kur’an’ın indirilmesi insanlığın doğru yola, hak yola erişmesinde dönüm noktası teşkil ettiği için bu olayın gerçekleştiği Kadir Gecesi çok özel bir anlam taşımaktadır.
Allah Kuran'ı Kerim'de bin aydan daha hayırlı olduğu bildirdiği Kadir Gecesi'nin hangi gün olduğunu bizlere bildirmemiş, bu gecenin hangi gece olduğunu bilmemizi istememiş, Peygamber Efendimiz de bu konuda herhangi bir bilgi vermemiştir bazı kaynaklara göre de bilgi verilmesine müsaade edilmemiş, unutturulmuştur.
Yüce Allah'ın Kadir gecesini bildirmemiş olmasının altında yatan hususlar, hem mantıken, hem de âlimlerin de belirttiği gibi, her günün, her gecenin aynı ibadet, aynı kulluk şuuruyla, aynı imanla, ibadetlerle, Nasuh tövbeyle, güzel ahlâkla, Allah'a yakın olabilmek çabasıyla yaşanması içindir.
Eğer Kadir Gecesi belli olsaydı, ihtimaldir ki, Müslümanlar ramazan ayında özellikle bu geceyi ihya etmekle yetinecek, diğer gecelerde bazı ibadetlerden uzak kalacaklardı, yeterince ibadet etmeyeceklerdi.
Hâlbuki bütün ramazan gecelerini aynı ibadet ve kulluk şuuruyla geçirmek, ihya etmek gerekmektedir.
Diğer taraftan Kadir Gecesinin hangi gün olduğunun bildirilmemesi ile hem bilerek bu geceye saygısızlık yapılmasının, hem de ibadette ve tazimde aşırıya kaçılmasının önüne geçilmiştir.
Kadir Gecesi’nin gizli tutulmasının bizlere verdiği mesaj; Müslümanın her gününü, her gecesini tövbeyle, ibadetle, kulluk şuuruyla Kur'an ahlâkına, Peygamber Sünnetine göre yaşaması gerektiği mesajıdır.
Bütün bu sebeplerle Kadir Gecesi şu gündür, bu gündür diye hüküm vermek hem Allah'ın bu geceyi gizli tutmasına karşı çıkarak Allah'ın işine karışmak, hem de Peygamber Efendimiz tarafından bile bildirilmesine izin verilmeyen bir günü ben biliyorum tavrıyla ortaya çıkarak haddini aşmaktır.
Özetle bu gecenin hangi gece olduğunu kimse bilemez, kimse hissedemez, kimse bu konuda fikir beyan edemez, Allah’a ve Peygamber Efendimize saygısı varsa, etmemelidir de.
Müslümanlar ramazan ayı boyunca her gün ve özellikle son on gün Kadir Gecesi olduğu hüsnü zannıyla Allah'a ibadet, tövbe, tefekkür etmeli ve “her geceyi Kadir, her geleni Hızır bilmek gerek” sözünün gereğini yerine getirmelidir.