CHP’nin 37.Kurultay en önemli ve kapsamlı “İktidara yürüyüş” Kurultay’dır. Muhtemelen Kemal Beyin de son kurultayı olabilir.. Nedeni ise Millet ittifakının “Çatı Adayı” olabilir.
Türk kurtuluş savaşının karar zemini olarak Sivas Kongresi, CHP’nin birinci kurultayı idi. İkinci kurultayda “Büyük Nutuk” okundu.
Milli mücadele tarihi ve devlet düzeninin hangi kapsamda ve muhtevada olacağı tartışıldı. Düşünebiliyor musunuz, kurultay ne kadar önemliymiş... Sonra çok partili düzene geçtik. Zamanla kurultaylar “sıradan”laştı
*
1974 seçimleri CHP’nin en önemli siyasi başarısıydı.37.Kurultayıde bu kadar önemli ve başarılıydı. Genel Başkan Kılıçdaroğlu, özellikle yerel seçimlerdeki büyük başarısı, rakipsiz ve tartışmasız lider konumuna getirdi.
“İkinci Yüz Yıl” Çağrısını yapan Kemal Bey kurultay konuşması ve de 13.Maddelik bildirisi, belli ki bazılarını tedirgin etmiş. Kemal Beyin; kurultay konuşması ülkenin kurtuluşu için tam bir reçete ve iktidar şifreleri ile doluydu.
“Türkiye, tarihin en ağır bunalımını yaşıyor. CHP, ülkeyi bunalımdan çıkaracak. İlk seçimde dostları ile birlikte iktidar olacak.” Anahtar sözcük bu.
*
Kemal Bey , “Adalet” yürüyüşünden beri Parti kimliğinin üzerinde daha kapsayıcı ve kucaklayıcı strateji izliyor. Bunda da başarılı oldu.
İYİ Parti’nin seçimlere girmesini sağlamak için milletvekillerini vererek, siyaset satrancını birkaç hamlesini oynadı.. Bunun ilk meyvesini yerel seçimlerde aldı.
Kemal Bey, genel başkandan öteye orkestra şefi gibi muhalefet cephesinde siyaseti dizayn ediyor. Ötekileştirmeden, kırıp dökmeden, uzlaşarak ve umut vererek yapıyor bunu..
Kılıçdaroğlu’nun kurultay konuşmasındaki ”Önümüzdeki ilk seçimlerde dostlarımızla birlikte iktidar olacağız.” Vurgusu belli ki millet ittifakı cephesi daha da genişleyecek. Yeni kurulan partileri de ”Dostlarımız” kategorisinde gördüğünü gösteriyor. Erken seçim kapıda…
*
Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik ve siyasi krizi CHP refleksleri ile aşılamayacağını gören Kemal Bey asgari prensiplerle muhalefeti bir araya getirmeye çalışıyor.
Bu strateji tutarsa Cumhurbaşkanını bile mecbur kalacağı “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” önerisi gündeme gelebilir.
Yeni kurulan partilere geçişler bu durumu hızlandırabilir. TBMM içinde yaşanacak bir uzlaşma ile referanduma gerek kalmaksızın yeni bir Anayasa süreci başlayabilir.
Bir çeşit “Kurucu Meclis” niteliğinde olacak bu parlamento ülkeyi normalleştirerek seçime götürebilir. Benim, CHP’nin son kurultayından anladığım budur.