Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürü Recep Ali Er ile “Ankara’daki Rizeli Bürokratlar” yemeğinde birlikte olduk. Aile yapısını bildiğim, mütevazi yaşantısı olan, şaibesi bulunmayan, pratik çözümleri olan  bir bürokrattır..  Üniversite öğrencilerine verilen kredi ve hizmetleri anlattı. Güzel şeyler yapıyor.24 saat telefonu açık. Her öğrenci kendine ulaşabiliyor. Kendilerini tebrik ediyoruz..  Daha öncesinde yazmıştım. Hasan Saka; Karadenizli ilk Başbakandır.(Trabzonlu)  Sonra; Mesut Yılmaz, ardından Recep Tayyip Erdoğan, Rizeli Başbakan olarak tarihteki yerlerini aldılar.   Cevdet Sunay, Trabzonlu ve Karadenizli ilk Cumhurbaşkanımızdır.   Recep Tayyip Erdoğan, halk tarafından seçilen ilk, Karadenizli  ikinci Cumhurbaşkanı ..  24 Haziran’da da halk tarafından yüzde 52 ile seçilen ilk devlet başkanıdır. “Cumhurbaşkanı” denilse de artık “Devlet Başkanı’dır..  *  Er, ailesi, Rize’de örnek gösterilecek köklü ve geniş bir ailedir. Rahmetli babalarını ve amcalarını, yakından tanıdığım örnek insanlardı. Amcaları Kemal Er’i ANAP’lı yıllarından tanıdım. Yanılmıyorsam il başkanıydı..  Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kuzenleridirler. Er kardeşlerin hiç biri  “Cumhurbaşkanının kuzenleriyiz” adasıyla hareket etmediler. İhale veya paranın peşinden koşmadılar. İnsanlara tepeden bakmadılar... Şımarmadılar. Sorumluluklarını hep bildiler..  Kardeşlerden Ali Yaşar Er, Rize’de, İletişim ile uğraşıyor. Ailenin Rize’deki işlerini takıp ediyor. Adnan Er, Rize Üniversitesi’nde mütevazı bir bürokrat. Kendi halinde. Etliye sütlüye karışmıyor. Ön plana hiç çıkmaz, kimseye tepeden bakmaz..   Cengiz Er, meslektaşımız olur. Türkiye’de iyi yetişmiş gazetecilerden birisidir. İsteseydi, kuzeni Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gücünü kullansaydı, Anadolu Ajansı’na veya TRT’ ye genel müdür olurdu. Ya da özel Televizyonların veya büyük gazetelerin başına geçerdi..Yapmadı..Kenara çekildi, kendi sitesinde gazetecilik yapıyor..  *  Recep Ali  Er, 25 yıldan beri; Kredi Yurtlar Kurumunda şef, müdür, bölge müdürü ve Genel Müdür yardımcısı olarak görev yaptı. Bilgi birikimi yüksek bir bürokrattır. Aynı kurumda Genel müdür olarak atandı. Tecrübe ve deneyimlerini kuruma katıyor, güzel işlere imza atıyor..  Milli Eğitim Bakanlığı Bakan yardımcısı İbrahim Er… Anavatan iktidarları döneminde; millî Eğitimde Başmüfettiş ve Personel Genel Müdürü olarak görev yaptı..  AK Parti döneminde, Danıştay Üyesi seçildi. Bürokratların bakan yapıldığı dönemde, çok iyi bildiği, genel müdür olarak görev yaptığı bakanlıkta bakan yardımcısı olarak atandı ve önemli projelere imza attı. Geçenlerde kendi isteği ile bakan yardımcılığı görevinden ayrılarak, Danıştay Üyeliği görevine geri döndü..?   *  Şimdi eleştiriyorlar…” Cumhurbaşkanı kuzenini şuraya atadı, buraya gönderdi “diye. Bürokrasinin B’sini bilmeyenlerin, bürokraside çoğaldıkları bir dönemde, Er, ailesine haksızlık yapılıyor... Bilgi birikimleri, donanımları, devlete ve millete olan düşkünlükleri takdire şayandır..  Eleştiri yapacaksanız, “Reisçiyim” diyerek “Reise” zarar verenleri, meydanı boş bulanları, hal ve tutumları ile devlete ve millete zarar verenleri eleştirin. Bunlardan piyasada o kadar var ki, yazmakla bitmez. Değineceğim..  Diyeceğim şu ki, Er, kardeşlerine haksızlık ediliyor. Er, kardeşleri geldikleri yere liyakat ve hakları ile gelmişlerdir. Cumhurbaşkanına kuzen olmaları kendileri için ebetteki ayrıcalıktır, onur dur. Ancak bu ayrıcalıklarını göstermemek için ellerinden geleni yapıyorlar..