Bir Yemin Ettim ki, Dönemem..   Kayahan ;  nurlar içinde yatsın.. “Asırlardır yalnızım Pişmanım alın yazım Bir öfkeye mahkûm ettik her şeyi Bir yemin ettim ki dönemem” Diye başlayan muhteşem şarkısını hepimiz biliyoruz. Ve de dinliyoruz. Geçtiğimiz Cuma ve Cumartesi  günü Meclise takıldık...28.Dönem Milletvekillerinin, ve  Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yemin törenlerini, basın locasından  izleyerek tarihe tanıklık ettik..  Bu dönem aslında  bizde, bir çok milletvekili gibi yemin ederek parlamentoya girebilirdik., Ama olmadı. Bizi listeye koymayanların   liyakat ve adaletleri  bu yönde olmuş.. 30 yıldır Ankara’da yaşıyorum. Hep Karadeniz’i sel alırdı. Bu yıl Ankara’ya sel vurdu.. Başkentte böylesi yağmur ve fırtınayı ilk kez görüyorum. Şaka değil gerçek. Meclise su bastı. Hem de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yemin töreni için meclise geleceği saatte. Görevliler önlem alıp, suları tahliye ettiler...Meslek büyüğüm Emin Varol ile  o anı görüntüledik.. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yapılacak yemin töreninde hep aynı tablo yaşanır. Çiçeği burnunda milletvekillerinin ve de ailelerinin heyecanı kulislere taşıyor. Meclise ilk defa gelen Milletvekilleri var. Halkla ilişkilerdeki odasını soranlardan tütünde, “ kulislerdeki tuvaletin nerede olduğunu öğrenmeye çalışanlara kadar herkesi görmek mümkündür. Birinci gün ..600 Milletvekili yemin etti. Genel Kuruldaki kürsü ile tanıştılar. Birçok milletvekili ile sohbet etme imkânını bulduk.1983 yılından beri bu meclisten kimler geldi,  kimler geçti..? Gerek birinci gün, gerekse ikinci gün, en yaşlı üye sıfatıyla geçici Melis Başkanı olan Devlet Bahçeli, töreni açtı ve yapılacakları okudu. Cumhurbaşkanı seçildiğine dair Yüksek Seçim Kurulu’ndan verilen mazbata tevdi edildikten sonra Erdoğan yemin etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, yemin ettikten sonra Genel Kurul salonundan ayrıldı. Ve diğer törenlerine katıldı.. 15 Bakan Kabine'yi bırakıp, milletvekili oldu. AK Parti iktidarları tarihinde Kabine ‘de hiç bu kadar yüksek sayıda bakan değişimi olmamıştı. Kültür ve Turizm Bakanı ile Sağlık Bakanı  ,sürpriz bir şekilde yerlerini korudular. Çünkü her iki bakanda, seçimler öncesinde odalarını toplayıp, milletvekili bile olmayı düşünmediler.. Herkes yeni gelen bakan isimleri hakkında toto oynarken, dahası merak ederken, yazıp çizerken, Erdoğan son Kabine toplantısında “Meclis’te size ihtiyacım var” dediği andan itibaren çoğunun içine hüzün düşmüştü zaten. Bakanlar, bölgelere göre denge unsusu. Gözetlendi. Tüm düğümün ekonomi bakanlığında olduğunu biliyorduk. Mehmet Şimşek’in uzun süren müzakereler sonucu Hazine ve Maliye Bakanlığı’na geçmesi sanırım sadece Türkiye’de değil, dünyada ilgi çekecek bir gelişme oldu. Mehmet Şimşek, yakından takıp ettiğim bir bakandır.. Dünyada yankılanacak bir başka atama ise  MİT Başkanı Hakan Fidan’ın Dışişleri Bakanı olmasıydı. Tüm dünya istihbaratlarının ilgi odağı olan MİT Başkanlığı’na  İbrahim Kalın’ın  atanmış olması da yine ayrıca konuşulacak bir konu. İçişleri Bakanlığına Süleyman Soylu’nun yerine İstanbul Valisi Ali Yerlikaya’nın atanması, yine Savunma Bakanlığına Hulusi Akar’ın yerine Yaşar Güler’in atanması dikkat çeken birkaç atama olarak düşünüyorum. İçişleri bakanlığına son dakikaya kadar Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri, devletin “Kara kutusu, ”Seyfullah Hacımüftüoğlu’nun adı geçiyordu. İbre İstanbul Valisi Yerlikaya’ya döndü.. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendi ili Rize’ye eski Bakan Osman Aşkın Bak’ı Gençlik ve Spor Bakanlığına ataması, AK Parti teşkilatına, “Bu seçimlerde başarısız oldunuz bir milletvekilini muhalefete kaptırdınız, yeni bir bakan ile toparlama ve telafi etme zamanıdır”. Böylelikle Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 28’inci yasama dönemi ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın üçüncü dönemi başlamış oldu. Yeni dönem hayırlı olsun..