Yaş çay,Cumhuriyet tarihinde bu kadar rezil ve sefil bir duruma düşürülmemişti..
Türkiye'nin en önemli stratejik ürünlerinden biri olan çay, başta Rize'de olmak üzere, Artvin Trabzon ve Giresun'da yaklaşık 205.000 müstahsili'nin, üretim yaptığı, Dünyada en çok tüketilen bir ürün..
Bugün 100. yılını kutladığımız yaş çay, bir çok sorunlarla baş başa kaldı ama, alım gücü olarak Cumhuriyet tarihinin en düşük seviyesine indi..
Çayın başkenti Rize'nin kalkınmasında kuşkusuz en büyük ekonomik güç çaydı..
Ancak ,özellikle son 25 yılı baz alırsak, yaş çay artık 100 binlerce Karadeniz insanını doyurmaktan aciz duruma düştü.
Şöyle ki; 40-45 yıl önce 1 kilo çayla 1 kilo zeytin alınırken ,hatta Süleyman Demirel döneminde 1 kilo çayla 1 kilo minci alınırken, bugün bir kilo çay, 1 ekmek alamaz hale geldi ..
Tarihte yaş çaya en iyi fiyatı; Süleyman Demirel, Mesut Yılmaz ve Erbakan vermiştir.
Rize'de 1 kilo yaş çay'la bir bardak çay içemiyorsun..
Stratejik ürünümüz olan çay, yavaş yavaş aynen Gürcistan'da Batum'da olduğu gibi elimizden çıkıp gidiyor.
Cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik krizi ve enflasyonu yaşadığımız günümüzde, geçen yılbaşından itibaren, Rize'de başta CHP İl Başkanlığı olmak üzere, AK Parti hariç; bütün siyasi partiler yayınlamış oldukları açıklamalarla, yaş çay fiyatının en az 25 TL olmasını gerektiğini ifade etmişlerdi..
Rize Ziraat Odası ve 19 oda yine ortak bir basın açıklaması yaparak, yaş çay taban fiyatının en az 25 TL olması gerekir ifade etmişlerdi..
Bu konuyla ilgili Rize milletvekili Tahsin Ocaklı ve CHP il Başkanlığının hazırlamış oldukları,daha çok yaş çay üreticisini koruyan, devlet tarafından açıklanan taban fiyatı altında yaş çay alınmasını engelleyen kanun teklifi, bildiğiniz gibi mecliste AK Parti ve MHP tarafından reddedilmişti(bunun altını çiziyorum)..
Bugün geldiğimiz noktada açıklanan; 17 TL artı 2 TL de destekleme ile ,yaş çay müstahsilinin âdeta idam Fermanı imzalandı ..
Çünkü net 16,5 TL olan bu fiyatın ardından, desteklemeninde,1 yıl sonra verilecek olması, açıklanan bu fiyatın üreticiyi değil, daha çok Rize'de sanayicinin lehine verilmiş bir fiyat olduğu zaten yazıldı çizildi..
Mayıs ayında rekoltenin düşük olması ve çayın Doğu bölgesinden gelmesi sonucu, pek sorun yaşanmadı..
Hatta, bir çok Özel sektör Devlet fiyatına çay alımlarına devam etti..
Ancak 2. çaya geldiğimizde, çayın bir anda gelmesi ve havaların da iyi gitmemesi sebebiyle, yaş çay kısa sürede geçmesi sebebiyle, vatandaşlar bir anda çaylıklara hücum etti..
Kuşkusuz bu durumun meydana gelmesinin en belirleyici noktası, çay tarımında makineli tarıma geçilmesi ve büyük şehirlerden ilimize gelen, çayını bir günde 2 günde toplamak isteyen üreticiler vesilesi ile bir sıkışma ve daralma meydana geldi..
Mayıs ayında normal bir seyir izleyen Çaykur, vatandaşların ani yüklenmesi ile, işleme kapasitesini geçince,önce dekara 50 kg, ardından 30 -25 ve nihayetinde bugün 20 TL kontenjana düşmüş durumdadır..
Bunu fırsata çeviren Rize'de bir çok büyük özel firma, adeta vatandaşların emeklerini çalarcasına, ahlaksızca milletin kanını emerek, Devlet fiyatının en az ₺5 aşağısında 12,5-12 TL'ye peşin alımlarına başlarken, Devlet fiyatına aldığı çayın Fiyatını da, 2025 Mart ayına kadar uzattıklarını görüyoruz.
Peki Bunun sorumlusu kim?
25 yıldan beri üreticiyi koruyan bir çay kanunu çıkarmaktan aciz, Rizeli siyasetçiler ve Rize Ticaret Borsasıdır..
Şunu da hatırlatalım; Çaykur'un önceki yıllardan devreden yaklaşık 6 milyar borcunun silinmesi ve bu yılda üretime girmesi için, hibe olarak verilen
işletme desteğinin haricinde, faizlerin kredilerin çok yüksek olması sebebiyle,Rize'de birçok işletme sanayici zor durumda kaldı,üretime girememe durumuyla karşı karşıya kaldı..
Çünkü yaş çaya verilen %56 zammın ardından, kuruçay'a ancak %22 zam verilmişti..
Bu zor şartlarda işini doğru düzgün yapıp, vatandaşları aldatmayan, hatta Devlet fiyatına kısa vadeli olarak çay alıp vatandaşları mağdur etmeyen, sayıları çok az da olsa, çay fabrika sahipleri ve Sanayicilerinide tebrik ediyorum..
Şayet bu şekilde giderse ne çaycı kalır ne sektör..
Çünkü biliyoruz ki; 30-40 yıl önce,3 sezonda, 10-15 ton çay veren bir vatandaş, onunla ev araba alır, çocuklarını okutur düğün yapardı..
Bugün bu çayla,ancak evine ekmek alır hale geldi..
Bu duruma bu insanları getirenler utansın, tarih bu emek düşmanlarını hiçbir zaman unutmayacaktır.