Korona virüs sürecinden uygulanan uzaktan eğitim sürecini hep beraber yaşadık.
Bu süreç çocukları evde oyalama yöntemiydi.
Bunun sonucunda LGS sonuçlarını gördük.
Matematikte 20 sorudan 4 soruya Türkçe’mde 20 sorudan 10 soruya yanıt verebiliyor.
Çocuklar Atatürkçülükle ilgili 10 sorudan ancak beşine cevap verebiliyor
‘’ Okuduğunu anlamayan anladığını anlatamayan bir toplum’’
AKP için ‘’bu işi bilmiyorlar, yönetemiyorlar’’ denilemez. Biliyorlar ama Cumhuriyet değerlerini ve devrimlerini yok etmek istiyorlar.
Aslında yaşanan süreç kasıtlı olarak laik, demokratik, bilimsel ve çağdaş eğitimi yok edip tamamen öğrencileri ve velileri okuldan, öğretmenden uzaklaştırıp okula gitmeyen, eğitim öğretim görmeyen bir topluluk haline getirmek istiyorlar.
Cumhuriyetle hesaplaşmak için eğitimle hesaplaşıyorlar.
Uzaktan eğitime sadece öğrencilerin 30 unun katılabildiğinin, bunu LGS sonuçlarında da olumsuz etkileri olduğuna gördük.
Bu da 18 milyon öğrencinin 6 milyonuna eğitim verdik demektir. Bu eğitimde de günde yirmişer dakikadan iki ders saati eğitim verildi.
Bu, çocukları evde oyalama yöntemiydi.
* Uzaktan eğitim döneminde her sınıfın öğretmeni kendi sınıfında sistemi kursun.
* Öğrenci bu sistem üzerinden derslere katılsın.
* Bazı yerler içinde geniş salonlarda fiziksel mesafe kuralına uyarak öğretmen ve öğrenci burada bulunabilir.
* Böylece internete erişme imkanı olmayanların eğitimi devam edebilir.
* Belediyelerde devreye sokulabilir.
Okulların 31 Ağustos’ta açılacağını ilan edilmesine rağmen ‘’Sağlık bakanı okulların açılması ile ilgili sosyal mesafe kuralına uyulmadan, temizlik koşulları yerine getirilmeden asla eğitim-öğretim yapılamaz dedi.
Sosyal mesafe kuralına göre dört metre kareye bir öğrenci düşecek. Bizim şuanda dersliklerimizin sayısı bu koşulu yerine getirmeye yetmiyor’’ dersliklerinde uygun olmadığını da görüyoruz.
Yani bizim dediğimizi söyledi.
Sosyal mesafe kuralına göre, 4 metrekareye 1 öğrenci düşecek.
Bizim şu andaki dersliklerimizin sayısı bu koşulu yerine getirmeye yetmiyor”