Matematikçi Arşimet 70’li yaşlarını sürmekte iken Sirakuza Krallığı, çağın en büyük ordusu ile karşı karşıya kalmıştır. Ülke düşmek üzeredir. Kral, adada yaşayan Arşimet’ten, Sirakuza’yı savunmak için yardım ister.
Arşimet'in çalışması sayesinde dev mancınıklar ve 45°ye ayarlanan (mancınıkları en uzak mesafeye 45 derecede gider.) kaldıraçlar kullanılır bu savaşta. Ayrıca güneş ışığını parabolik aynaların odak noktasından yansıtarak düşman gemilerinin çoğunu yakar. Düşman birkaç kez saldırmasına rağmen adayı ele geçiremez.
Fakat uzun süren kuşatmaya daha fazla dayanamazlar ve yeni teknikler bulmak zorunda kalırlar. Arşimet'in en son bulduğu teknik kaleden aşağı ipler sarkıtarak düşmanı korkutmak olmuştur. Gerçekten de Romalılar bu yine bir şeyler düşünüyor diyerek korkup geri çekilmiştir.
Yavru ördek, anne ve babasıyla gölde yüzerken babası sormuş; ‘Yavrucuğum, söyle bakalım, üçümüzün toplam kaç ayağı var?
'Yavru ördek kafayı şöyle bir suya daldırıp çıkardıktan sonra kendisinden gayet emin,
‘5 ayağımız var babacığım’ diye cevap vermiş.
Soru: Yavru ördek neden 5 ayak saymış?
Sayılarla yalnız bilmecedeki yavru ördeğin değil, bizim de başımız belada!
Üniversiteye giriş sınavında Matematik sorusu soruluyor. Öğrencilerin net cevap verdiği soru sayısı: 5
Matematiği neden sevmediğimizi soruyorlar?
'Sıkıcı’, ‘zor’, ‘gereksiz’, ‘lanet bir şey’, ‘olmasa da olur’, ‘hayatta bir işe yaramıyor’,
‘Türkler duygusal. Edebiyata, acı çekmeye, hüzne daha yatkın’ diyenler bile var!
Meşhur heykeltıraş, ressam ve bilim insanı Leonardo Da Vinci, ‘Resim bir bilimdir ve tüm bilimler matematiğe dayanır. İnsanın ortaya koyduğu hiçbir şey matematikte yerini bulmaksızın bilim olamaz.’ demiş...
Zaten “matematik” kelimesi bile, Antik Yunancadaki “bilgi, öğrenmek, çalışmak” anlamlarındaki “mathema” kelimesinden geliyor.
Konunun uzmanları, ‘1900 yılında, dünyanın bütün matematik bilgisi yaklaşık 80 kitapta toplanabilirken, günümüzde 100 bin kitaptan fazlasını rahatlıkla doldurabilir’ diyorlar.
Dünya ne kadar hızla ilerliyor, anlayın!
Bizde ise; Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) sınavında, Türkiye 72 ülke arasında 50. sırada yer alınca, "Eğer sınava sadece Fen lisesi öğrencileri katılmış olsaydı, Türkiye dünya sıralamasında ilk üçte olacaktı" diye açıklama yapılıyor...
Yine de “enseyi karatmayalım”...
Ünlü Einstein bile, ‘Matematikte karşılaştığınız güçlükler için endişe etmeyin. Emin olun benim karşılaştığım güçlükler sizinkilerden daha büyük’ diye söylenir dururmuş...
Disney’in ünlü Miki Faresi için ise, ‘Aritmetik, ayakkabıları çıkarmadan yirmiye kadar sayabilmektir’...
Einstein ile Miki Fare arasında bir yerlerdeyiz!
Yavru ördeği unutmadım... Unutmak ne mümkün zaten; Cevap basitti, siz de tahmin etmişsinizdir, yavru ördeğİM sayı saymasını bilmiyormuş, üniversite giriş sınavında sıfır çekenlerdenmiş!
Tayland’da 5 rakamı ‘ha’ olarak okunduğu için, yazışmalarda 555 (hahaha) yazarak gülerlermiş... Biz Türkler matematik sevmediğimize göre, bari Tayca gülelim ağlanacak halimize...