Normal süresinde yapılırsa 2023 yılı seçim yılı olacak.
Hizmeti beğenmeyenler ve yapanlar partilerini temsilen sahaya iniyor. İlk etapta Milletvekilleri, İl Başkanları ve seçilen yereldekileri sokaklarda görmeye başladık
Kamuoyunda Milletvekilliği için birçok isim dolaşıyor.
Kimin aday olacağına Genel Başkanlar kesin karar vereceği bir siyaset sarmalındayız. Her ne kadar Ankara’dan karar verilse de Rize’de oy verecek seçmenin gönlünde olan isimler daha geçerli.
İktidar sahipleri iktidarın nimetlerinden faydalanarak bütün organlarıyla sahada gözüküyor. Teşkilat ve yerel yönetimlerde bulunanlar hafta sonu da olsa Ankara’dan Rize’ye gelen Milletvekillerinin peşinden ayrılmıyor.
3 milletvekili bulunan Rize AKP de 2023 seçiminde mevcut Vekillerin aday olmayacağı kesin gibi. Zira Milletvekili Muhammet Avcı bir süre önce aday olmayacağını kendisi açıklamıştı.
Diğer vekiller Hayati Yazıcı ve Osman Aşkın Bak’ ın hizmet sürelerini doldurduğu iddiası var. Yıllardır vekillik yapan bu isimlerin yerine yeni yüzlerin aday olacağına kesin gözüyle bakılıyor. Kulağımıza gelen isimleri şimdiden açıklamamız doğru olmaz ve yakından takip edeceğiz.
CHP’nin bu kez Rize’de iddialı olduğunu söyleyebiliriz. Başkan Saltuk Deniz ekibiyle Rize’nin çayını derdini seslendiren siyasetçi.80 öncesi Rize’den her dönem Milletvekili çıkaran CHP 2023 niye olmasın diyerek sahaya inmiş durumda.
Seçimde ittifak olur mu bilemem. MHP seçmeni kendilerinden bir Vekil çıkarmanın peşinde. Başkan İhsan Alkan gençliğin verdiği enerjiyle her sahada görülen bir isim. Toplumun olduğu her yerde vatandaşı dinliyor. Düğünde sevinci paylaşırken cenazede hüzüne ortak oluyor. Gayretli çalışması Milletvekilliği için çok büyük bir faktör.
Muhalefet partilerinden İYİ Partiyi de sahada görüyoruz. AKP iktidarının eksilerini değerlendirmek istiyor. Avukat İl Başkanı Sn.Özyanık’ı da her platformda görmek mümkün.
Basın açıklamalarıyla gündemde olan Doğru, Deva, Gelecek, Yeniden Refah, Saadet Partileri Rize’de ortak bir oluşumda bulunulduğunda sonuç 1-1-1 olabilir tahmini çok da uzak değildir.
Bu kabul edilemez
Savaş bahanesiyle ülkemize göç eden kesin sayısı bilinmemekle birlikte 5 milyonu aşkın Suriyelinin aramızda olduğu iddiası var.
Türk Milleti, Türk Devleti her zaman mağdurların yanında olmuştur.
Bunlarda o kısım mağdurlardan.
Suriye’de iç savaş var diye kaçanlar bize sığınmış.
Aslında memleketini bırakıp kaçandan bir b….olmaz ama arada kadın ve çocuklar var, onların hürmetine kabul edilmişler.
Suriye’den kaçıp gelenler, vatanını bırakıp gelenler yıllar geçtiği için Türkiye’ye uyum sağlayarak devletin bütün hizmetlerinden en bedava tarafından yararlanırken nankörlük ettiklerine şahit oluyoruz.
Daha geçen hafta önce Gaziantep’teki kampta, sonra Urfa’da haddini aşan olaylar çıkarmaları asla kabul edilemez.
Gaziantep’teki kampta Türk Bayrağını indirdiler, güvenlik güçlerini rehin alarak silahlarını aldılar, kampı yakıp yıktılar bu kabul edilir iş değil. Buradaki başkaldırının sebebi kampa yeni getirilen 1500 Türkmen’e tepki göstermeleri.
Ne olursa olsun Bayrağımızı indirerek yerine Suriye Bayrağı çekmeyi kabul etmek mümkün değil. Devletimiz bu olayda dahli olanların tamamını hemen derhal Suriye ye göndermelidir.
Bir diğeri dün Urfa’da yapılan saldırılar.
Adam Türkiye’de mülteci ama ev sahibini dövecek kadar kabalaşıyorsa devlet görevini yapmalı.
Türkiye’de huzuru kaçıran Suriyelilerin derhal gönderilmesini bekliyoruz.