Birinci aşı... Ardından ikincisi... Üçüncüsü derken .. 21 Aralık’ta dördüncü aşımızı de olduk..
Bütün aşılarımızı. Başkent Hastanesi’nde yaptırdık.. Haberal hoca ve ekibi, güvencemiz. “Varlıkları” ise en büyük sermayemizdir…
Aileme vasiyetimdir.. “Beni Haberal hocaya emanet edin” diye..
Antikor testi... Koronaya yeniden yakalanmamanın garantisi mi?
Hayır..Maske..Mesafe..Temizlik şart..
Prof.Dr. Mehmet Haberal ile ilgili çok yazı yazdım. Daha da çok yazmak isterim..Lakin..Başarılarını.. Anlatmak. Kitaplara sığmaz…
Haberal hoca…”işin delisi. Yorulmak nedir bilmez..”
Başkent Üniversitesi… Başkent Hastanesi…Haberal hocanın ölümsüz eserleri..
İnsan durduk yerde “Marka” olmuyor. Dünyanın “Onuru”,…Türkiye’nin “Gururu” olunmuyor..
Sabah 07.30’da ameliyathanede.. Gece 24.00, hastanede…7/24 saat görevde…
*
Zaman tünelinden..40 yıllık dostum. Bekârlık ev arkadaşım. Yakın dostum. Hüseyin Yılmaz..
Trabzon’da lise yıllarında tanıdım. Hem çalıştı hem okudu…”Güvenlik görevlisi” olarak girdiği bankaya “Müdür” oldu..
TEKEL Genel Müdürlüğü’nde …Yönetim Kurulu Üyesi olarak, birlikte görev aldık..
Birçok bankalarda “Şube müdürü” ve “Bölge Müdürü” olarak çalıştı.
Emekli oldu.
Eşi ,Gülperi Yılmaz ise tanıdık isim. Öğrenciliğini bilirim..
Fedakâr bir eş. Başarılı bir sağlıkçı. Okan ve Emre’nin özverili annesidir.…
Başkent Hastanesi’nde Prof .Dr. Ali Ayhan tarafından bir seri ameliyatlardan geçti.. Bir anlamda ”ölümden” döndü..
5 Ocak günü. Başkent Hastanesine” Geçmiş olsun” ziyaretine gittim..Gülperi,yoğun bakımdan, normal servise çıkarıldı..
Hastamız emin ellerde… En kısa zamanda… Eski sağlığına kavuşacak..
*
Önce. ..Rektör Prof.Dr. Ali Haberal hocanın makamına uğradık..
Hoca Hastane ile Üniversite arasında… 7/24 saat görevde…
Özel kalemi Hanife hanım.. Her zamanki gibi yoğun bir tempo içinde…
Güleç. Saygılı.. Özverili olarak, gelen- gidenle ilgileniyor…
Baktım Ali hoca çok yoğun.
Şifa bekleyenler. Hastasına “Derman “arayanlar. Kapısında…Kuyrukta ..
“Zamanını çalmama ”adına…”Selam” bırakıp ayrıldık..
Prof.Dr.Mehmet Haberal hocanın yoğunluğunu zaten biliyorum. Ya ameliyattadır… Ya da ameliyat ettiği hastaların başında…Veya bilimsel toplantılarda..
Yine de… Bir “Çay içimi” süre için . Özel kalemini aradık..
Baktım hoca ekibi ile. Ameliyattan çıkmış… Servisleri geziyor. Şifa bekleyen hastalarla tek tek ilgileniyor…
Kendisine görünmeden hastaneden ayrıldık…
Marka olmak…Dünyada bir numara olmak…Tarihe geçmek…Kolay olmuyor…