Ankara Hakimevi’nde Rize Grubu’nun iftarına, Önceki Adalet Bakanlarımızdan Saygıdeğer Hemşehrimiz Sn.Kenan İpek’le birlikte, şimdiki Adalet Bakanımız Sn.Bekir Bozdağ da katıldı.
Çok sayıda Bürokrat ve Akademisyenin katıldığı iftarda, çeşitli konular dile getirildi. Sn.Kenan İpek’in Müsteşarlığı döneminde de, Bakanlığı döneminde de, Hemşehrilerine yakın ilgi gösterdiği, Adalet Bakanlığında zor günlerde önemli kararlara imza attığını biliyoruz. Sn.İpek’in Rize’ye, Adalet Eğitim Merkezi, Adli Tıp Şube Müdürlüğü, Açık Ceza ve İnfaz Kurumu gibi önemli eserlerin kazandırılmasında yoğun emek sarf ettiğini de biliyoruz. Kendisiyle bir Hemşehrisi olarak gurur duyduğumuzu ifade etmeliyim.
Otuz yılı aşkın süredir tanıdığım şimdiki Adalet Bakanımız Bekir Bozdağ Beyin ne kadar mütevazi bir kişiliğe sahip olduğunu yakından bilirim. 15 Temmuz gecesi Vatan söz konusu olduğunda, Gazi Meclis Kürsüsünde gür sesiyle hainlere nasıl meydan okuduğuna hepimiz şahidiz, Tarih de şahittir.
Bekir Beyin Rize Grubu’ndaki konuşması, her görüşten Rizelinin yer aldığı Rize Grubu’nda takdirle karşılandığını, alkışlandığını gördük. Rizeli Sn.Cumhurbaşkanımızı Rizelilere böyle güzel bir üslupla anlatana daha önce şahit olmamıştık.
Sn.Bakanımız Sn.Kenan İpek’i işaret ederek, Adalet Bakanlığında Rizeli Bürokratlarla çalışmaktan memnun olduğunu, uyumlu bir şekilde çalıştıklarını birlikte önemli kararlara imza attıklarını, Rizelilerin çalışkan, güvenilir, Vatanperver olduklarını samimiyetle vurguladı. Yeni döneminde de kenara çekilen, bu çalışkan, işinin ehli, güvenilir Hemşehrilerimizi aktif hale getireceğinin sinyallerini verdi. Bunun ilk örneğini, Kenan İpek’in Özel Kalem Müdürü Mehmet Şamlıoğlu’nu Bakanlık Müşavirliğine getirmesiyle gösterdi.
Gelelim Rize Çayı meselesine. Bakanımızla olan samimiyete dayanarak; “Sn.Bakanım; ekonomik olarak Rize demek çay demektir, çay deyince de biz Rize çayı anlıyoruz. Talimatlarınızla Hakimevlerinde ve Bakanlığınıza bağlı diğer Eğitim Tesisi ve Sosyal Tesislerde, yemek menülerinde bundan sonra “Çay” yerine ‘Rize Çayı’ yazılsa, Rizeliler olarak bizleri mutlu eder” dedik. Sn.Bakan hiç tereddüt etmeden, “Burada ilan ediyorum, yarından itibaren Hakimevi ve diğer Tesislerimizde menülerde “Rize Çayı” yazılacak, talimatını veriyorum” dedi. Bize de alkışlamak düştü.
Bir sonraki gün Sn.Bakanın davetiyle katıldığımız Yargıda Birlik Derneğinin Ankara Hakimevi’ndeki iftarında, yemek menüsünde ‘Rize Çayı’ yazılı olduğunu gördük. Çayın bir Rize Markası ve Rize’ye ait bir Coğrafi İşaret olması için gösterilen çabaların bir parçası olmak, bizim için değerlidir. Teşekkürler Sn.Bakanım.
Rize’yi sevmek, Rizeli olmak küçük de olsa fırsat buldukça bu İle katkı sağlamayı gerektirir, Rize’ye yatırım yapanlara teşekkür etmeyi, vefalı davranmayı icap ettirir.