SİYANUR ZEHİRLENMESİ
Ülkemiz de akrabalık, komşuluk ilişkileri yok olmaya başlamış. Güzel sözler vardı” komşun aç yatarken sen tok yatamazsın”. Akrabasına komşusuna yardım etmeyen toplum tarafından eleştirilirdi. O günler değişmiş artık. Şimdi gemisini yürüten kaptan örneğiyle insanlar dışarıya bakmıyor yalnızca kendi menfaatlerini ön plana çıkarıyor.
Son haberlerde acı ile izledik dört kardeş Siyanürle zehirlenerek intihar etmiş.50 yaşlarında olan dört kardeş çektikleri ekonomik zorluklar karşısında çözüm bulamamışlar ortak karar alarak bu dünyadan göçmeye karar vermişler. Ve meyve sularının içine siyanür koyarak yaşamlarına son vermişler. Giderken başkalarına zarar vermemek içinde kapıya “dikkat Siyanür var” diye not bırakıyorlar.
Anayasamıza göre devlet bireylerine bakmak zorundadır. Ne yazık ki yasalarda kitaplar arasında kalmakta olduğunu üzülerek görüyoruz.
AYDINLIK GAZETESİ GENEL YAYIN YÖNETMENİNİN ZAVALILIĞI
Adam çıkıyor televizyona Feto’nun elemanlarının yapmış olduğu montajları gerçekmiş gibi gösteriyor. Üstelik gazeteci Aydınlık gazetesi genel yayın yönetmeni. Yani basının, haberin içinde olması gereken kişi. Meral Akşener’in kocasıyla çektiği fotoğraf da kaçası yerine Feto montaj edilmiş. Bunu gerçekmiş gibi açık oturumda gösteriyor. Eminim ki bunun montaj olduğunu biliyordur ama karalamak için Feto taktiklerinin benzerini yaparak karalamaya çalışıyor. Ve bu vatandaşa montaj olduğu fotoğraflarla gösterilince hiç yüzü kızarmadan özür dilemeden suçlamaya devam ediyor. Bu kişilerin toplumun önüne çıkarak toplumu aldatması ne kadar daha devam edecek. Bu kişiye bağlı olduğu parti de hiçbir şey demiyor taraftarları da sessiz kalıyor. Bu düşüncelerle ülke kalkınmasını beklemek oldukça zor. Yok birbirimizden farkımız demek için yarış ediliyor sanki…
BÜLENT ARINÇ her hatadan sonra özür dilemek..
Siyaset ayağa düştü derlerdi de ne demek olduğunu anlamazdım. Hep eskiyi özlemle özleyen toplum olduk. Eskilerde saygınlık, onur, dürüstlük gibi değerler ön plandaydı. Şimdi “ağzı olan konuşuyor” örneğiyle yetkili makamlara gelmiş olanlar konuşuyor hemde çok konuşarak halkı aldatıyor.Yanlış olduğunu bildikleri halde yalan söylemeyi beceriyorlar. Sonra doğru olduğunu öğrenince bir özürle sorunun kapattıklarını sanıyorlar. Diğer taraftan kendilerinin doğru olduğuna inandıklarını söylediklerinde bile tepkiler üzerine anında 180 derece dönüş yaparak fakklı şeyler söylemeyi beceriyorlar. Bu insanların kendilerine saygıları var mı diye düşünüyorum. Ne yazıkki toplum değerleri de bozuldu ülkemizde. Bizde futbol takımı gibi tuttuğumuz partilerin yanlışlarını hep görmemezlikten geliyoruz. Hatta yanlış olduklarını bildiğimiz şeyleri savunmak zorunda kalıyoruz.Yazık demekten başka bir şey kalmıyor.