Turgay Ayhan kardeşimin imtiyaz sahibi olduğu TV53 Kanalında canlı olarak yayınlanan 90+3 programında Alaattin Onay ağabeyden Rizespor hatıralarını dinliyorum. Ali Baba Çillioğlu’nun dönemini anlatıyor: “Rizespor Çorumspor deplasmanına gidiyor. İmkânsızlıklar içinde sağdan soldan alınan yardımlarla yola çıkılacak. Ali Baba Çillioğlu kendisine has tavırlarıyla öyle bir konuşa yapıyor ki takım daha Rize’den ayrılmadan maçı kazanıyor. Öyle bir havaya gidiyor”. Alaattin Onay ağabey bunları anlatırken gözleri doluyor. Bizi eskilere getiriyor…
Rizespor özverinin, çilelerin, yokluktan var olmanın adıdır.
ŞEKEL ÇUVALINDAN YAPILAN FORMALARDAN BUGÜNE
Bahattin Coşkun, Kakşi Reşat, Şemsettin Çepni, Muharrem Kürkçü, Nuri Akbulut, Mustafa Zeki Rakıcıoğlu, Fehmi Ekşi, Lütfü Saruhan, Hamit Oral, Ali Baba Çillioğlu, Hasan Kemal Yardımcı, Metin Akmehmet, Dr. Hüseyin Akyıldız, Anzerli Kemal gibi nice isimler Rizespor Okulu’ndan yetişmişti. Sanal medya, yoktu. Rizespor bir yerlere bazı imkânlara ulaşmak için basamak olarak kullanılmazdı. Ailelerinden zamanından sağlığından fedakârlık ettiler. Rizespor Rizelilerin sevdasıdır. Kuruluşu yaşaması hep fedakârlıklarla oldu. Kuruluşun ilk yıllarında futbolcular zorluklarla elde edilen şeker çuvallarında dikilen şortlarla sahaya çıkılıyordu. Kulüp kayyuma kaldı. Anahtarlar Rize valisine teslim edildi. Ama hiçbir bu ruhtan ayrılmamış, şehirden uzaklaşmamıştı.
YANLIŞA SUSMAYANLARDA VAR
TV53 Kanalında 90+3 programında Osman Öksüz kardeşimi Alaattin Onay ağabeyimi izlerken gözlerinde yüreklerinde o ruhu aradıklarını yaşadıklarını gördüm. Rizespor tarihi üzerine çalışırken tanışma sohbet etme imkânı bulduğum Rizespor emekçisi büyüklerimin mücadelesi gözlerimin önüne film şeridi gibi geldi ama gitmedi. Turgay Ayhan, Osman Öksüz kardeşlerime Alaattin Onay ağabeyime teşekkür ediyorum.
HER YÖNÜYLE RİZESPOR
Bu gün Rizespor Türkiye liglerinde en çok Teknik Direktör ve futbolcu değiştiren takım konumunda ise, hak ettiği yerde değilse, taraftar, yönetim ve Rize şehri arasında diyalog kopuklukları var ise kalıcı köklü çözümler bulunmalıdır. Çözüm aranırken de taraftar, Rizeliler asla bu oluşumun dışında tutulmamalıdır. Ama günümüzde görüyoruz ki sevdası Rizespor olanlar değil hesabı Rizespor olanlar daha çok konuşuyor, dinleniliyor. Recep Tayyip Üniversitesi Rizespor işbirliğiyle “ Sosyal ve Ekonomik Yönleriyle Rizespor” konulu ciddi bir çalışma yapılabilir ve sorunları araştırılarak çözüm yollarını ortaya koyulabilir. Ortaya atılan sorunlar ve çözüm yolları bir kitap haline getirilebilir. Bu tarz bir çalışma Rize içinde pek tabii faydalı olur. Üniversiteler bulundukları illerde sosyal ve sportif alanlarda da çalışma yaparlar. Bu bağlamda Recep Tayyip Üniversitesi bir görev üslenebilir.
RİZESPOR PANELİ
Rizespor biran önce masaya yatırılmalı. Rize’de günlerce süren bütün paydaşları içine alan dev bir panel düzenlenmeli. “Rizespor nereye gidiyor” konulu panele Rize’yi yönetenler, Rizespor’u yönetenler, eski başkanlar eski yöneticiler taraftar temsilcileri sorunları ortaya koymalı. Eleştiren susturulmamalı. Yalakalar, büyük takımları tutan yardımcılar, asistanlar uzaklaştırılmalıdır. Rizespor ruhundan uzak ithal insanlarla başarı gelmez.
ZORLUKLAR BİRLİKTE AŞILIR
19 Mayıs 1953 tarihinde Yakup Temizel, Atıf Taviloğlu, İsmet Bilsel, Yaşar Tümbekçioğlu, Muharrem Kürkçü tarafından kurulan ve 1968 yılında Rize’de faaliyet gösteren spor kulüpleri Fener Gençlik – Güneşspor’un kendilerini fes ederek bünyesine katılması ile profesyonelliği seçen Rizespor Kulübü kuruluşundan bu yana birçok olumsuzlukla karşı karşıya kaldı. Yalnız, hiçbir zaman kulüp Rize’den Rizeliden uzak olmadı. En zor zamanlarda başkanlar yöneticiler hep Rizelilerle iç içe oldu. Bütün bu zorluklar Yönetim, taraftar, birlikteliği sağlanarak ve el ele vererek aşıldı.
AŞ. GENELE YAYILMALI, ŞEFFAF OLMALI
Rizespor özüne dönmelidir. Rizespor’da AŞ. Gereklidir. Ama izlenen model yanlıştır. Rizespor’da yeni yapılaşmanın hangi şartlarla oluştuğuna, Rizespor AŞ. Kuruluş tüzüğünün veya yönetmeliğinin ne olduğuna ve hangi maddeleri içerdiğine dair kaçımız bilgi sahibiyiz. Bu maddeler neden net bir şekilde basına ve Rizespor Kamuoyuna açıklanmadı. Birçok spor kulübü varlığının küçük bir bölümünü binlerce üye modeli ile AŞ. haline getirirken, Rizespor’un bütün varlığı Rizespor Yatırım AŞ. üzerinden 44 katılımcı ile sağlanmıştır. Hal böyle iken bir kongrede söz alan ömrünü Rizespor’a adamış Lokman Kocan ağabeyimizin eleştirisi dönemin Rizespor Başkanı tarafından “parayı ver gir AŞ.’ ye. Öyle konuş” şeklinde kesilmiştir. Oysa parayı vermenin AŞ. ye girmek için yeterli olmadığı herkesin malumudur.
Ben yine de taraftara sesleniyorum “Sahipsiz bir takımın batması haktır; Sen sahip çıkarsan bu takım batmayacaktır.