İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Adalet Partisi - Doğru Yol Partisi geleneğinden gelen başarılı bir siyasetçidir. Kabinenin en başarılı bakanlarındandır. Üstün niteliklerini çok yazdık. Beğenin veya beğenmeyin, eleştirin veya sevin. Bunları bir kenara bırakırsanız, özellikle terör konusunda; olağanüstü başarılı olduğunu görürsünüz. Bakan Soylu, Karadeniz’in ve merkez sağın önemli isimlerindendir. * Valiler görev yaptıkları illerde, devleti temsil ederler; her şeyden sorumludurlar. Vali devletin sıcaklığını vatandaşa hissettirir. Dağdaki çoban Ali’den, hastanede tedavi gören Fatma Teyze’ye kadar vali sorumludur. Kıdemli eski İçişleri Bakanlarından Abdülkadir Aksu, Rize Valiliği görevine başlamak için yola çıktığı gece 12 Eylül 1980 darbesi olmuştu. 45 gün Rize valisi olarak görev yapmıştır. Tanışmamız o yıllara dayanıp, dostluğumuz taze bir heyecanla devam ediyor. Aksu dâhil, 1980’den sonra Rize’de görev yapan valilerimizin tümünü tanıma fırsatını buldum. Gazeteci-vali, ilişkisi içinde olduk. * Rize’de vali olmak, Cumhurbaşkanının ilinde görev yapmak hem çok zordur hem de onurdur. Mesut Yılmaz, ardından Recep Tayyip Erdoğan, Rizeli Başbakanlar olarak tarihteki yerlerini aldılar. Recep Tayyip Erdoğan, halk tarafından seçilen Rizeli  ilk Cumhurbaşkanı. Rize’den iki tane TBMM Başkanı çıktı, önemli bakanlar ve siyasetçiler yetişti. Bu nedenle Rize’de görev yapmak, diğer illerde görev yapmaya benzemiyor. Rize Valisi Kemal Çeber’in başarılarını medyadan takip ediyorum. Rizeli valiyi, vali de Rizeliyi sevdi. İçten ve samimi olarak görev yapıyor. Rizeliye tepeden bakmıyor. Halkın içinde geziyor. Kapısı sonuna kadar açık… * Rize asayiş yönünden de şanslı illerimizden biri. Bakan Soylu’nun gözü kulağı Rize’de. Rizelinin dilinden anlayan başarılı Vali  Kemal Çeber var. Nurettin Gökduman gibi, başarılı ve deneyimli emniyet müdürü ve ekibi var. Ankara deneyimi yüksek Jandarma Alay Komutanı Albay Hakan Dedebağı var. * Sevgili okurlarım, bilenler biliyor. Bendeniz otuz yıldan beri Ankara’da yaşıyorum. Trabzon’daki on iki yıllık gazetecilik dönemimi de eklersek kırk yıldan beri Rize dışındayım. Rizeli olmaktan hep onur duydum. Hemşerilerimle olan dostluğumda taze bir heyecan ve gönül bağı vardır. Her Rizelinin ricası, isteği benim için talimat olmuştur. Rize’de çok sayıda Osman Yazıcı’lar vardır. Arada bir Osman Yazıcı’lar karışıyor(muş) Memleketim Rize’de kişisel bir beklentim ve taleplerim hiç olmadı. Hemşerilerimden gelen talep, istek, sitem, şikâyetleri ise ilgili makamlara iletiyorum. Vali Kemal Bey ile telefonda uzunca sohbet ederek, Rize’yi konuştuk. Ardeşen’den bana intikal eden  bir konuyu kendisine iletmek zorunda kaldık. Ardeşen’in genç kaymakamı Ufuk Özen Alibeyoğlu’na iki kez not bıraktık geri dönüşü olmayınca konuyu Vali Bey’e iletmek zorunda kaldık. Gençler biraz havalı olurlar. Ayrıca telefonuma çıkacak diye de bir ayet yoktur. * Vali Bey ile yayla-mezra ve turistlik yerlerde yapılan betonlaşmayı konuştuk. Betonlaşmaya,  doğaya ve yöreye uyumsuz, gelişigüzel yapılan yapılara; ben de şiddetle karşıyım. Ayder, Uzungöl’de başta olmak üzere yaylalarda yapılan betonlaşmalar tam bir rezalet! Ancak armut ile elmayı ayırmak lazım. “Yeşil yol gelecekte, rant var” düşüncesi ile yol kenarlarında yapılan yapıtlara geçit vermemek lazım. Bu karar uygulanacaksa “eski-yeni” demeden herkese sıfır toleransla yaptırım uygulanmalı. Bunun yanında dedesinden, babasından miras kalan yayla ve mezralara çivi çakamıyor. Bu yanlış! 2018 yılından beri yasak. Küresel ısınma ve arkasında dünyayı kasıp kavuran covid-19 nedeniyle köy, yayla ve mezraların önemi arttı. Vatandaş, ekecek, biçecekse nerede konaklayacak? Doğaya, yöreye uyumlu tek tip bir proje kapsamında sahiplerine izin verilmeli. * Vali Bey bu konudaki özel çalışmalarını anlattı. Önemli mimar ve mühendislerle birlikte doğaya ve yöreye uyumlu ”tek tip” ahşap ve kara taştan yapılacak, en çok iki katı geçmeyecek projelere izin verilecek. Güzel ve yerinde bir uygulama… Bir örnek.. vatandaş tarlasında yasaklar öncesinde ev yapmış. Kardeşler arasındaki bir husumetten  kaynaklı şikâyet konusu olmuş. Önemli bir suçlu yakalanmış gibi jet hızıyla tutanak tutmak, önce karakola çağırmak, arkasından savcılığa jandarma eşliğinde sevk etmek yakışmıyor. Kaldı ki şikayette geri çekildi. Kendi arazisinde, ekip biçerken başını sokacak bir ev yaptığı için. Savcılıklarda soruşturmaları devam eden onlarca dava vardır. Yanlış olan bu! Hem ismi geçen makamlarımıza hem de vatandaşımıza yazık! “Vur “deyince öldürüyorlar..