Siyasette efsane olmuş Rahmetli Süleyman DEMİREL gibi efsaneleşmeye aday olan ilimizdeki en büyük sivil toplum örgütü başkanı Nevzat PALİÇ. Ziraat odasındaki Başkanlığı boyunca yaptıkları ve yapamadıkları ile her zaman gündem olmuştur.
Çoğu zaman yaş çay üreticilerinin eleştirilerine maruz kalmasına rağmen, girdiği her seçimde başarılı olan PALİÇ’in görev süresi boyunca en büyük eleştirileri aldığı dönem, bu dönem olmuştur.
Şehir dışındaki çay üreticilerinin 1.SÜRGÜN çayında Rize, Artvin, Trabzon ve Giresun İllerine gelmeleri konusundaki duruşunu öğrenmek için bizzat telefonla aradığım Başkan Paliç’e konu ile ilgili çeşitli sorular sordum. Samimi olarak cevaplar veren Başkan Paliç’ten çarpıcı açıklamalar geldi.
B.A.TURAN: Sayın Başkan iyi günler… Çay üreticilerinin ilimize gelememesinden dolayı bir hayli eleştiri alıyorsunuz. Bu konuda Ziraat Odası olarak Neler yaptınız.
NEVZAT PALİÇ: Konuşmama başlamadan önce şunu altını çiziyorum. BEN, yani Nevzat PALİÇ hiç bir üreticiyi üzecek CAYKUR kurumunu yıpratacak bir faaliyetin içinde olmadım olmamda. Bunu bütün üreticilerimizin bilmesini istiyorum. Evet il Dışından gelecek üreticiler için kısa zaman içerisinde gece gündüz çalışarak yaklaşık Üç bin çay müstahsiline izin belgesi verdik. Fakat yetkililer, büyük şehirlerden gelecek insanlarımızın gelmemesi konusunda karar aldıkdan sonra, ben arzu etmesem bile şartlar dolayısıyla alınan kararlara uymak mecburiyetindeydim .
B.A.TURAN: Ziraat odası üreticinin yani müstahsilin sesidir, sendikasıdır, siz yeterince aktif oldunuz mu? Bu karar alınırken sizler bir baskı hissettiniz mi, siz aynı zamanda üreticisiniz, neden kamuoyuna bu durumu tasvip etmiyorum açıklamasın da bulunmadınız. Sonuçta üreticilerin sesi olarak ne gibi çalışmalarınız oldu.
NEVZAT PALİÇ: Biz çalışmalarımızda izin belgelerini üreticilerimize ulaştırmaya çalışırken o zamanki konjonktürde yetkililerin almış olduğu kurallara, içimize sinmese bile uymak zorunda kaldık. Rize’de okarar alma aşamasısında oluşturulan kurulda sadece PALİÇ mi vardi, bütün odalar, siyasetçiler, Rize’deki her kesimden STK temsilcileri vardi. Ne hikmetse Çaykur denilince hassasiyeti olan Paliç eleştiriliyor ben de buna takıldım sayın Turan.
B.A.TURAN: Sayın PALİÇ, Üreticilerden kesilen aidatların miktarı nedir? Ve nerelerde kullanılır, kimler miktarı belirler sayın Başkan.
NEVZAT PALİÇ: Her zaman beni eleştirmelerinden dolayı Ziraat odasının kesilen aidatlarını yazan çizen dostlara bir kez daha ifade edeyim ki, Bu Oda Kanunla Kurulmuş TZOB. odasına bağlı yasal bir odadır. Üreticilerden kesilen aidatlar yasal olarak ANKARA dan belirlenir ve bizler kesintilerin en alt tutarını uygularız. Bilinmesini isterim ki ÖZELLİKL Belirtmeliyimki, biz oda olarak sadece ÇAYKUR cüzdanlarından aidat keseriz. Odamızın gelir kaynağı üyelerimizin aidatlarıdır. Bu aidat yılda bir kez cüzdan başı yaklaşık 45 TL.dır. Ben Ziraat Odası Başkanı olduğum müddetçe üreticilerden gelen eleştirilere açığım. Fakat ÇAYKUR bu bölgenin lokomotifidir bu bilinçle ÇAYKUR kurumunun özelleştirilmemesi için mücadelemizin bugüne kadar olduğu gibi bundan sonrada devam edeceğinin bilinmesini isterim.
Şimdi ben B.Arif TURAN olarak diyorum ki: Başkanla konuşmamızın ana teması, Özellikle yetkili iki bakanlığın aldığı karar neticesinde ilimizdeki o an kı durumun vahim derecede olduğunu bildiklerinden, siyası otorite, muhalefet, toplum örgütleri ve Odalar, salgın sıkıntı olur kaygısından sorumluluk alamamışlar, kİ olabilir doğaldır. Fakat bu süreç rayına oturduğu bu günlerde halen geç kalmış değiliz. Belli bir düzenleme ile otellerde, yurtlarda gelecek üreticileri konaklatıp karantina altına alabiliriz. Bu suretle sıkıntılar bir nebze giderilebilir. Öğrencilerle, Vefa grubuyla çay işi halledilemez . Ve bizlere yapılan ihbarlar, büyük illerden bir yolunu bulup akın akın ilimize gelenler olduğu yönündedir. Bu Mayıs çayı toplanmalı toplatılmalıdır. Eğer bu çay toplanamazsa kuruldaki herkes vebal altındadır. Vur abalıya mısalı vuralım ZIRAAT ODASINA. Neden niçin?
TİCARET BORSASININ ismi hiç geçmiyor. Çayla ilgisi yok mu, Aidat kesmiyor mu, hem özel, hem de Çaykur’un kuru çay satışlarından belli bir kesinti yapılmıyor mu? Ayrıca yine hem özel hem de kamu yaş çay miktarından ayrı bir aidat almıyor mu?
Bir de Ulusal Çay konseyi var. Gündemin bu kadar yoğun olduğu bügünlerde nerde nerelerde? Ne zaman bu üreticileri ferahlatacak bir açıklama yapacak.
Şayet çay rekoltesi gerçekleşmeyip bu ülkenin Kuru çaya ihtiyacı olursa, ithal vergileri kalkarsa, bu vebal sizlerden yüce yaratan katında çıkar bilesiniz.
Sonuç olarak evet Üreticilerin sesi olacak olanlar sustu, Ziraat odası sustu, Ticaret Borsası sustu.
Evet evet.. bu iş senide ilgilendiriyor işçi sendikalari, sizde sustunuz. Umarım bu zor şartlarda Mayıs çayının hasatı yapılır yapılmasa yandı bu bölge.