İktidar, kredi faizlerini yarı yarıya düşürüp üstüne üstlük geri ödemeleri bir yıl sonra başlatınca emlak ve araç satışlarında patlama yaşandı. O kadar ki sadece Temmuz ayında 150 bin civarında daire satıldı.   Emlak ve araç kredilerine paralel olarak bireysel ihtiyaç kredilerinde faiz oranları da düşünce bankalar kredi yetiştiremez oldu. Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi, piyasaların hareketlenmesi için inşaat sektörünü öncü sektör olarak kullanan iktidar hem devletin elinde, hem de mütahitlerin elinde olan dairelerin satılması halinde inşaat sektörünün yeniden canlanacağını ve böylece  ekonomik durgunluğun aşılacağını hesap etti. Ayrıca, para basarak pandemi sürecinde  iç piyasalarda daralma yaşanmasını önlemek istedi. Kredilerin ucuzlaması, kredilerin dönüşlerinin bir yıl sonradan başlatılması, bazı emlak satıcılarının bunu daha da ötelemesi emlak stoklarının kısa sürede eritilmesini sağladı. Ucuz kredi, pandemi nedeniyle toplu taşımadan kaçanları ise araç alımlarına yöneltti. Fabrikaların araç üretimleri azaldığı için ikinci el araç fiyatları birinci el fiyatlarını geçti. Sonuçta, bankalardan akan krediler alım, satımlara zirve yaptırdı. İktidar, ağırlıklı olarak emlak satışlarının yeni talepler doğuracağını, inşaat sektörünün canlanmasıyla yan sektörlerinde canlanacağını hesap etti ama hesap ettiği gerçekleşmedi. Eline para geçirenler yeni yatırıma yönelme yerine dünya piyasalarındaki  ekonomik dalgalanma ve güvensizlik nedeniyle döviz ve altın alımına yöneldi.Bunun ana nedenlerinden biri de bankaların TL yatırımcısına düşük faiz vermesi, düşük faiz uygulaması oldu. Özetle: Vatandaşlar, ellerindeki paraları, tasarrufları döviz ve altına yatırmayı güvenli yatırım gördüler. Bunun yanı sıra yurt dışına para çıkışının artışı, sağlam liman arayışlarının hızlanması dövize olan ihtiyacı da artırdı. Sonuçta; iç piyasalara iki ay kan pompalandı ve piyasalar diri tutuldu ancak yeni bir kriz eşiğine gelindi. Dışarıda ülkemizi kuşatmak için atılan çeşitli adımlarla uğraşırken, içeride de krizlerden medet umanların pusuya yatması önümüzde zor süreçlerin olduğuna işaret. Allah ülkemizin yardımcısı olsun..