Adnan ONAY
Köşe Yazarı
Adnan ONAY
 

DİN ÇIKMAZI

"Din hem gerçek ıstırabın dile getirilişi hem de gerçek ıstıraba karşı protestodur. Din mazlum varlığın iç çekişi, kalpsiz dünyanın kalbi ve ruhsuz koşulların ruhudur. Din halkın afyonudur." der Marx. Günümüzde Marx’ın bu sözü içi boşaltılarak kullanılır ve “Din Afyondur” şekliyle dine reddiye argümanı olarak değerlendirilir. Denilebilir ki; Marx, dine olumluluk yüklemişse neden aynı zamanda materyalizmi savunmuş? Bunun cevabı; dinlerin toplumun düşünce seviyesini inanç düzeyince kilitlemesidir. Bu durum sınıfsal çatışmanın sona erdirilebileceği teorisiyle çelişir. Oysa, komünizmin, Marksizmin iddiası sınıf çatışmalarının zirvede sona erdirebileceği şeklindedir. Peki, konuya buradan yaklaştığımızda, dinlerin toplumun ilerlemesine engel olduğunu söylebilir miyiz?  Kanaatimce söyleyebiliriz.. Zira, islam hariç bütün dinler toplumsal skala, kalıcı sınıflar üretirler. Bu durum ise insan zihnini kaderciliğe kilitler ve böylece sınıfsallık bir kader olarak kabullenilir. Kaderciliğin olduğu yerde insan zihni yeni bir şey üretemez ve kendini geliştiremez. Böylece kurulu düzen süregider. “İslam hariç”dedim. Nedenine gelince: İslam dini sınıfsallığı, Arap feodalizmini tevhid inancıyla azaltmaya çalışmıştır. Tek Tanrı inancına dayanarak geleneksel yapının zincirlerini kırmıştır.. “Allah’tan başka ilah yoktur” (La-İlâhe İllallah) şeklindeki İslamın temel inancı devingen bir yaklaşımdır. O nedenle; İslam devrimci bir dindir.  İslamın metodolojisini anlamadan, onu yeniden statik, asırlar öncesinin anlayışına ve toplumsal düzenine hapsetmek, Ali Şeriati’nin deyimiyle “dine karşı din üretmektir.” Denebilir ki; İyi de statik hale getirilmiş bir dini asli haline dönüştürmek, içinde bulunduğumuz tabloya göre mümkün mü?  Maalesef buna olumlu cevap verebilmek çok zor.. Zira, din adına kötülük sistematik, kalıcı bir hale getirilmiş durumda..!
Ekleme Tarihi: 05 Aralık 2024 - Perşembe

DİN ÇIKMAZI

"Din hem gerçek ıstırabın dile getirilişi hem de gerçek ıstıraba karşı protestodur. Din mazlum varlığın iç çekişi, kalpsiz dünyanın kalbi ve ruhsuz koşulların ruhudur. Din halkın afyonudur." der Marx.

Günümüzde Marx’ın bu sözü içi boşaltılarak kullanılır ve “Din Afyondur” şekliyle dine reddiye argümanı olarak değerlendirilir.

Denilebilir ki; Marx, dine olumluluk yüklemişse neden aynı zamanda materyalizmi savunmuş?

Bunun cevabı; dinlerin toplumun düşünce seviyesini inanç düzeyince kilitlemesidir. Bu durum sınıfsal çatışmanın sona erdirilebileceği teorisiyle çelişir. Oysa, komünizmin, Marksizmin iddiası sınıf çatışmalarının zirvede sona erdirebileceği şeklindedir.

Peki, konuya buradan yaklaştığımızda, dinlerin toplumun ilerlemesine engel olduğunu söylebilir miyiz? 
Kanaatimce söyleyebiliriz.. Zira, islam hariç bütün dinler toplumsal skala, kalıcı sınıflar üretirler. Bu durum ise insan zihnini kaderciliğe kilitler ve böylece sınıfsallık bir kader olarak kabullenilir. Kaderciliğin olduğu yerde insan zihni yeni bir şey üretemez ve kendini geliştiremez. Böylece kurulu düzen süregider.

“İslam hariç”dedim. Nedenine gelince: İslam dini sınıfsallığı, Arap feodalizmini tevhid inancıyla azaltmaya çalışmıştır. Tek Tanrı inancına dayanarak geleneksel yapının zincirlerini kırmıştır.. “Allah’tan başka ilah yoktur” (La-İlâhe İllallah) şeklindeki İslamın temel inancı devingen bir yaklaşımdır. O nedenle; İslam devrimci bir dindir. 

İslamın metodolojisini anlamadan, onu yeniden statik, asırlar öncesinin anlayışına ve toplumsal düzenine hapsetmek, Ali Şeriati’nin deyimiyle “dine karşı din üretmektir.”

Denebilir ki; İyi de statik hale getirilmiş bir dini asli haline dönüştürmek, içinde bulunduğumuz tabloya göre mümkün mü? 

Maalesef buna olumlu cevap verebilmek çok zor..

Zira, din adına kötülük sistematik, kalıcı bir hale getirilmiş durumda..!

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve rizeninsesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
timbir - birlik haber ajansi