Başta Rize olmak üzere çay yetiştiren 5 ilin en önemli gündem konusu olan Çay Kanun Teklifinin akibetinin ne olacağı merak ediliyor.
Şimdilik gördüğümüz kadarıyla teklifin komisyonda görüşülmesi ertelenmiş, ileriki tarihlere atılmış durumda.
Ak Parti Genel Başkanı Hayati Yazıcı’nın öncülüğünde, Ak Partili 83 Milletvekilinin imzasıyla TBMM Başkanlığına verilen Çay Kanun Teklifinin geri alındığı iddia edilse de şu an itibarıyla böyle bir şey söz konusu değil.
Anlaşıldığı kadarıyla Ak Partinin konuyla ilgili yetkilileri RTE Üniversitesinin 28 Madde olarak ilgili Bakanlığa sunduğu taslağı yeniden değerlendirmiş, taslak kısaltılarak 15 Maddeye düşürülmüş, taslağın bütünlüğünün bozulması ve bazı maddelerin değiştirilmesi sonucu tartışmalara yol açan bir metin ortaya çıkmış.
Kanun teklifini birçok yönden eleştirmiş olan birisi olarak belirtmeliyim ki, Meclis Başkanlığa Kanun Teklifi olarak sunulan bu taslağa son halini verenlerin özel sektörü korumak, Çaykur’u devreden çıkarmak gibi düşüncelerinin olduğunu iddia etmek inandırıcı değil. Eğer öyle olsaydı Kanun Teklifine her şeyden önce Ulusal Çay Konseyi sahip çıkardı.
Oysa, Ulusal Çay Konseyi Başkanı Mehmet Erdoğan (diğer paydaşlarla birlikte) tasarıya sundukları görüşle oluşan RTEÜ’nün taslağında çay taban fiyatı olduğunu, fiyatı Bakanlığın açıklaması gerektiğinin yer aldığını belirtmiş, Üniversite de bu iddiayı doğrulamıştı.
Bu gelişmelerden anlaşılıyor ki taslağın kısaltılarak Kanun Teklifi haline getirilmesi bütünlüğü bozmuş, yanlış anlaşmalara yol açabilecek bir şekle dönüşmüş, anlam kaymaları olmuş ve kaş yapalım derken farkına varılmadan göz çıkartılmış.
Artık olan olmuş ve ortaya çıkan tepkilerle sonunda yanlış bir adım atılması önlenmiş..
Peki bundan sonra nasıl bir yol izlenmeli?
Bence Ak Parti hızla üzerinde ittifak edilen ve üreticilerin mağduriyetini önleyecek maddeleri bir an evvel kanunlaştırmalı, diğer maddeler üzerinde çalışmaları sürdürmeli, süreç içerisinde kanunu yeniden revize ederek yeniden oluşturduğu diğer maddeleri bu kanuna eklemeli.
Eğer, Ak Parti ortaya çıkan tepkilerden sonra kanun teklifini tümüyle geri çeker ve konuyu askıya alırsa bu kez de “zaten üretici tepki göstersin, kanun çıkmasın diye Meclise böyle bir teklif sundular” iddiası gündeme gelecektir.
Peki bu çerçevede acil olarak çıkarılacak maddeler hangileri olmalıdır ki tartışmalar dursun, üretici sevinsin ve iktidarın iyiniyetle davrandığına kanaat getirilsin?
İki üç yıldan beri ısrarla yazıp durduğum iki madde olan;
1-Bakanlığın açıklayacağı taban fiyatın altında çay alınmaması
2-Yaş Çay bedellerinin kısa bir süre içinde ödenmesi, ödemelerinin uzun vadeye sarkmasını önleyici tedbirlerin alınması..
Şimdilik bu iki madde üreticilerin öncelikli olarak beklediği madde olup, taban fiyat konusunda sektörün tümünün mutabakata varması bu yönde kanun çıkarılmasını da kolaylaştırmıştır.
Eğer, öncelikle bu iki madde kanunlaştırılır ve daha sonra da çayın geleceğini kurtaracak diğer maddeler yeniden ele alınıp, süreç içerisinde çıkarılmış olan kanuna eklenirse sorun tümüyle giderilmiş olacaktır.
Umarım, iktidar tartışmaların vardığı boyutu dikkate alarak üreticileri, sevindirir ve böylece sektörü bir bütün olarak hareket eden bir sektöre dönüştürür.