ARTIK “ BİZ SENİN YÜRÜYÜŞÜNE HASTAYIZ” DÖNEMİ BİTTİ!

Siyaset 19.07.2024 - 17:28, Güncelleme: 19.07.2024 - 17:28 8261+ kez okundu.
 

ARTIK “ BİZ SENİN YÜRÜYÜŞÜNE HASTAYIZ” DÖNEMİ BİTTİ!

ARTIK “ BİZ SENİN YÜRÜYÜŞÜNE HASTAYIZ” DÖNEMİ BİTTİ!
ARTIK “ BİZ SENİN YÜRÜYÜŞÜNE HASTAYIZ” DÖNEMİ BİTTİ! Evet, kesin kanaat getirdim ki Sayın cumhurbaşkanımız şu apaçık gerçeğin farkında değil; Artık “ceketimi koysam kazanırım” ya da “Biz senin yürüyüşüne hastayız” dönemi bitti! Niçin mi? Elbette bir çok sebebi var; “Nas” ile ekonomiyi yönetmekten (ki Kur’an’da böyle bir ayet kesinlile yoktur) hemen her alanda “güven” unsurunu kaybetmeye kadar! Bu makalede konuyu TFF Başkanlık seçimi ile ilgili yönüyle değerlendireceğiz:  Sayın Cumhurbaşkanı hâlâ ısrarla milletin sevmediği, sevemeyeceği isimleri seçiyor, atıyor ya da seçmişse, atamışsa kayırıyor!.. Oysa Türk siyasi tarihinin açık ara en çok kazanan siyasetçisi olarak son seçimlerdeki ağır yenilgisini rasyonel bir akılla iyi değerlendirmeliydi!! Zira,  eskiye dönülmesi oldukça zor da olsa, bu onun için bir fırsattı! Son seçimlerdeki yenilgisinin en büyük sebeplerinden birinin, listeleri oluştururken yahut gece yarısı bir imza ile en kritik pozisyonlara atama yaparken kullandığı tercihleri olduğunu bilmeli idi! Ve “aldatıldı” şeklindeki Türkiye (erken) yüzyılının klasiği, dayanılmaz  naif izahların Halk nezdinde karşılık bulmadığını  görmeliydi! Mesela; Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için tercih ettiği adaylar neydi öyle?..  Yani “seçimi kaybetmek için daha kötü adayları nasıl bulunabilirdi” desem zat-ı âli’lerine yahut mezkur adaylara hakaret mi etmiş olurum? Şayet bu böyle kabul edilirse o zaman yenilginin açıklamasını nasıl, neyle, hangi savla yapacaklar? Geneldeki başarısız yönetimle mi yahut burada  dile getirmek istemediğim her yanı olumsuz iddialarla mı? Haaa! Bir de İstanbul’u kaybeden Sayın Murat Kurum’un tekrar önemli bir bakanliga getirilmesi var ki, sayın cumhurbaşkanı’nın halkın düşüncesini zırnık kadar kâle almadığının, dolayısıyla yukarıda yazdıklarımın yani hâlâ yürüyüşüyle, ceketiyle kazanabileceği düşüncesinde olduğunun aşikar kanıtı! Artık dost olmasak da, Müslümün doğruyu söyleyen insandır,  neyse o’nu söyleyeceğiz elbette: “Sayın Cumhurbaşkanı artık şunu anlamalı ki ceket, yürüyüş yani kişisel sempati ile kazanma dönemi kendileri için bitti!” Sadede, yani güncele gelirsek…  Sayın Cumhurbaşkanı hemen hiç kimsenin sevmedigi hatta yüzüne bakıldığında yahut adı geçtiğinde  artık insanlara fenalık hissi gelen bir ismi ille de futbol federasyonun başında tutmak istedi!  Niçin?  Neyin karşılığında? Bu sorulara cevabını bilmiyorum. Bilene de rastlamadım. Bilen varsa açıklasın lütfen!  Hani ilahiyatçı olsa belki “Sayın Büyükekşi’nin damarlarında son 15-20 yılın muteber kanı olan,  ‘YEŞİL KAN’ dolaşıyor, ondandır” diyeceğim ama bildiğim kadarıyla o da değil! Ama neticede, genel kanaate göre sayın cumhurbaşkanının açıkça desteklediği, bu uğurda, çok sevilen ve bu göreve layık görülen bir hemşehrisini de feda ettiği isim (Mehmet Büyükekşi) TFF Başkanlık seçimini kaybetti!  Bu aslında onun kaybetmesi ile sınırlı değil; bambaşka bir şey! Peki ne? Şu… Sayın cumhurbaşkanın sözü yahut amiyane tabirle yeri geldiğinde dayatması artık eskisi gibi her yerde, her camiada, her insanda geçmiyor!  Yani sayın cumhurbaşkanımız bu anlamdaki mutlak denebilecek hükmünü kaybetti yahut kaybetmeye başladı!  Dolayisiyla asıl kaybeden ne Rizeli hemşerimiz Sayın Servet Yardımcı’dır (ki bence hak onundu) ne de Sayın Büyükekşi’dir.  Asıl kaybeden sayın cumhurbaşkanıdır. Hem de bir hiç uğruna! Tabii bildiğimiz kadarıyla, bir hiç uğruna diyoruz!!! Yaşarsak göreceğiz. Bu kafayla gidilirse ki öyle gidilecek gözüküyor, bakalım yakın tarihin şampiyon siyasetçisi finali nasıl yapacak? …Umarım zat-ı âlileri ve sevenleri bu yazdıklarımı sırf muhalefet olsun diye yazdığımı düşünmezler! Düşünürlerse de kendileri bilirler; her koyun yahut her parti kendi bacağından asılır!  Tarih her şeyin şahidi, Allah da her şeyin sahibidir! Prof. Dr. Şaban Şimşek
ARTIK “ BİZ SENİN YÜRÜYÜŞÜNE HASTAYIZ” DÖNEMİ BİTTİ!

ARTIK “ BİZ SENİN YÜRÜYÜŞÜNE HASTAYIZ” DÖNEMİ BİTTİ!

Evet, kesin kanaat getirdim ki Sayın cumhurbaşkanımız şu apaçık gerçeğin farkında değil; Artık “ceketimi koysam kazanırım” ya da “Biz senin yürüyüşüne hastayız” dönemi bitti!

Niçin mi?
Elbette bir çok sebebi var; “Nas” ile ekonomiyi yönetmekten (ki Kur’an’da böyle bir ayet kesinlile yoktur) hemen her alanda “güven” unsurunu kaybetmeye kadar!

Bu makalede konuyu TFF Başkanlık seçimi ile ilgili yönüyle değerlendireceğiz: 

Sayın Cumhurbaşkanı hâlâ ısrarla milletin sevmediği, sevemeyeceği isimleri seçiyor, atıyor ya da seçmişse, atamışsa kayırıyor!..

Oysa Türk siyasi tarihinin açık ara en çok kazanan siyasetçisi olarak son seçimlerdeki ağır yenilgisini rasyonel bir akılla iyi değerlendirmeliydi!! Zira,  eskiye dönülmesi oldukça zor da olsa, bu onun için bir fırsattı!

Son seçimlerdeki yenilgisinin en büyük sebeplerinden birinin, listeleri oluştururken yahut gece yarısı bir imza ile en kritik pozisyonlara atama yaparken kullandığı tercihleri olduğunu bilmeli idi!

Ve “aldatıldı” şeklindeki Türkiye (erken) yüzyılının klasiği, dayanılmaz  naif izahların Halk nezdinde karşılık bulmadığını  görmeliydi!

Mesela; Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için tercih ettiği adaylar neydi öyle?.. 

Yani “seçimi kaybetmek için daha kötü adayları nasıl bulunabilirdi” desem zat-ı âli’lerine yahut mezkur adaylara hakaret mi etmiş olurum? Şayet bu böyle kabul edilirse o zaman yenilginin açıklamasını nasıl, neyle, hangi savla yapacaklar? Geneldeki başarısız yönetimle mi yahut burada  dile getirmek istemediğim her yanı olumsuz iddialarla mı?

Haaa! Bir de İstanbul’u kaybeden Sayın Murat Kurum’un tekrar önemli bir bakanliga getirilmesi var ki, sayın cumhurbaşkanı’nın halkın düşüncesini zırnık kadar kâle almadığının, dolayısıyla yukarıda yazdıklarımın yani hâlâ yürüyüşüyle, ceketiyle kazanabileceği düşüncesinde olduğunun aşikar kanıtı!

Artık dost olmasak da, Müslümün doğruyu söyleyen insandır,  neyse o’nu söyleyeceğiz elbette: “Sayın Cumhurbaşkanı artık şunu anlamalı ki ceket, yürüyüş yani kişisel sempati ile kazanma dönemi kendileri için bitti!”

Sadede, yani güncele gelirsek… 
Sayın Cumhurbaşkanı hemen hiç kimsenin sevmedigi hatta yüzüne bakıldığında yahut adı geçtiğinde  artık insanlara fenalık hissi gelen bir ismi ille de futbol federasyonun başında tutmak istedi! 

Niçin? 
Neyin karşılığında?

Bu sorulara cevabını bilmiyorum. Bilene de rastlamadım. Bilen varsa açıklasın lütfen! 

Hani ilahiyatçı olsa belki “Sayın Büyükekşi’nin damarlarında son 15-20 yılın muteber kanı olan,  ‘YEŞİL KAN’ dolaşıyor, ondandır” diyeceğim ama bildiğim kadarıyla o da değil!

Ama neticede, genel kanaate göre sayın cumhurbaşkanının açıkça desteklediği, bu uğurda, çok sevilen ve bu göreve layık görülen bir hemşehrisini de feda ettiği isim (Mehmet Büyükekşi) TFF Başkanlık seçimini kaybetti! 

Bu aslında onun kaybetmesi ile sınırlı değil; bambaşka bir şey!

Peki ne?

Şu…
Sayın cumhurbaşkanın sözü yahut amiyane tabirle yeri geldiğinde dayatması artık eskisi gibi her yerde, her camiada, her insanda geçmiyor! 

Yani sayın cumhurbaşkanımız bu anlamdaki mutlak denebilecek hükmünü kaybetti yahut kaybetmeye başladı! 

Dolayisiyla asıl kaybeden ne Rizeli hemşerimiz Sayın Servet Yardımcı’dır (ki bence hak onundu) ne de Sayın Büyükekşi’dir. 

Asıl kaybeden sayın cumhurbaşkanıdır.

Hem de bir hiç uğruna! Tabii bildiğimiz kadarıyla, bir hiç uğruna diyoruz!!!

Yaşarsak göreceğiz. Bu kafayla gidilirse ki öyle gidilecek gözüküyor, bakalım yakın tarihin şampiyon siyasetçisi finali nasıl yapacak?

…Umarım zat-ı âlileri ve sevenleri bu yazdıklarımı sırf muhalefet olsun diye yazdığımı düşünmezler!

Düşünürlerse de kendileri bilirler; her koyun yahut her parti kendi bacağından asılır! 

Tarih her şeyin şahidi, Allah da her şeyin sahibidir!

Prof. Dr. Şaban Şimşek

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (1 )

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve rizeninsesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Gerçek pazarlı
(19.07.2024 17:39 - #11368)
Biz onun yürüyüşüne endamina karizmasina dik duruşuna sizin anlayacağınız her hareketine hastayız dayı işine bak bunun kararını senmi veriyorsun
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve rizeninsesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
timbir - birlik haber ajansi