BAŞARI ENGEL TANIMAZ !

Engelli Bireyler İçin Nitelikli Eğitim Kaçınılmazdır. Toplumsal yaşam içerisinde ayrıştırma ve ayrımcılık; yeryüzü üzerinde her millet ve ülkede karşılaşılan bir durumdur. Toplumlar içerinde din, dil, ırk, cinsiyet, inanç vb. olgular nedeniyle bireyeler ayrıştırma ve ayrımcılığa tabi tutulmaktadır. Bütün bu ayrıştırma ve ayrımcılık nedenlerinin en evrenseli ise engelliliktir. Zira engelli bireyler farklı seviye ve derecelerde de olsa tüm topraklarda ayrımcılığa uğrayabilmektedir. BM’nin 1992 yılında almış olduğu karar sonrası her yıl 3 Aralık Dünya Engelliler Günü olarak tanımlanmıştır. Bugün çoğu bilinenin aksine bir kutlama ve anma günü değildir. Bu gün engelli bireylerin toplumsal yaşam içerisinde rol üstlenebilmeleri ve var olabilmelerini sağlayacak çalışmaların politika üreticiler, yapıcılar ve uygulayıcılar tarafından gerçekleşip gerçekleştirilmediğinin hesabının sorulacağı, yapılan çalışmalar varsa daha kalitelisi ve etkilisinin nasıl yapılması gerektiğine yönelik farkındalık oluşturulacağı bir gün. Pandemiyle birlikte bu daha da gün yüzüne çıktı. Çünkü yıllar boyunca 3 Aralık, engelli birey ve öğrencilerin protokol üyeleri için yeteneklerini sergilediği, engelli bireylerin normal bireylere kendilerini kanıtladığı günler olarak bir kutlama havası eşliğinde geçiştirildi. Sahnelerde çocuklar alkışlandı, okullarda çocuklar ziyaret edildi ve yeni bir 3 Aralık’a kadar her şey ötelendi. Bu yıl pandemi süreci nedeniyle çocuklar eğitim ortamlarından uzak diğer tüm çocuklar gibi evlerinde kalmak zorundalar. Uzaktan eğitim sürecinde en dezavantajlı grup engelli bireyler. Bu zorlu süreç sona erdiğinde ve yüz yüze eğitime geçiş yapıldığında engelli bireylerin maruz kaldığı öğrenme kayıplarının tek çaresi nitelikli eğitim olacaktır. Nitelikli eğitim dediğimizde bizler bilimsel temelli, özel eğitim ilke ve esaslarına dayalı sistematik eğitim süreçlerini kastetmekteyiz. Bu süreci etkili ve verimli bir şekilde yürütebilecek yegâne unsur ise özel eğitim alan mezunu özel eğitim öğretmenleridir. Özel eğitim hizmetlerinin kalitesini belirleyen en önemli unsur hizmeti sunan özel eğitim öğretmeninin niteliğidir. Sınıfında öğrencilerinin tüm problemleriyle baş başa bırakılmış, eğitim ortamı ve materyali açısından kısıtlı imkânlara sahip, yöneticileri tarafından anlaşılmayan ve yaptığı işe değer verilmeyen özel eğitim öğretmeni de ne kadar donanımlı olursa olsun tükenmişlik hissi yaşar. Toplumsal yaşam içerisinde var olma ve nitelikli eğitim alma, politika yapıcı ve uygulayıcıların engelli bireylere bahşettiği bir lütuf değil, engelli bireylerin doğuştan getirdikleri insan haklarıdır. Eğitim emekçilerinin hak mücadelesine omuz veren Eğitim İŞ Rize Şube olarak, engelli bireylerin nitelikli eğitim hizmetlerinden yararlanmasını sağlamak adına, sorunları tespit ve çözüm önerilerini sunabilmek için yönetim organlarımızın her kademesinde özel eğitim öğretmenlerine yer vermiş bulunmaktayız. Eğitim İŞ Rize Şube olarak özel eğitimin genel eğitimin ayrılmaz bir parçası olduğunun bilinciyle hareket etmekte; engel tür ve derecesi ne olursa olsun engelli bireylerin ayrıştırma ve ayrımcılığa maruz kalmadan nitelikli eğitim hizmetlerine erişimlerini sağlamaları konusunda dikkatli olmalarını tüm politika yapıcı ve uygulayıcılardan talep ederiz.   EĞİTİM İŞ Rize Şube Yönetim Kurulu