RİZE'DEN SESLENDİ. İsrail'in Hedefi Tüm Müslüman Cografyadır

Saadet Partisi Rize İl Başkanlığı, Filistin'de yaşanan soykırıma dikkat çekmek üzere bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Sivil Toplum Kuruluşları ve Siyasi Parti Temsilcilerinin katıldığı programda bildiriyi Saadet Partisi Rize İl Başkanı Av. Muhammet Kaçar okudu.

"İslam ülkelerinin bu sessizliği, İsrail’e cesaret veren en başat unsur olmuştur. İslam İşbirliği Teşkilatı’nın yaşanan her vahşeti sadece kınamakla geçiştirmesi, soykırımın değirmenine su taşımaktan başka bir işe yaramamıştır.

Bizler Necmettin Erbakan Hocamızın ilk günden itibaren söylediğini söylemeye, bölge ülkelerini ikaz etmeye devam ediyoruz. Ve diyoruz ki; İsrail’in yegâne hedef& bölge ülkelerini kana ve gözyaşına boğmaktır.
Bugün zulme göz yumanlar, siyonizmin bir sonraki hedefi olduğunu unutmamalıdır. Bugün Yemen’ı, Lübnan’ı, Filistin’i, Suriye’yi ve İran’ı hedef alan terör devleti; yarın Mısır’ı, Türkiye’yi, Suudi Arabistan’ı ve diğer İslam ülkelerini hedef alacaktır.

İsrail bölgemizin için en büyük tehdittir ve her devlet için en büyük beka sorunudur. Güvenliğini Filistin’den başlatmayanlar, yarın emniyette olmayacaktır. Kudüs’ü sahiplenmeyen, işlenen soykırımın karşısında durmayan ve somut hiçbir adım atmayan her yönetim; günü gelince pişman olacaktır.

Çünkü İsrail’in hedefi sadece Filistin değil, tüm Müslüman coğrafyadır.

Bu hakikati yıllardır tüm İslam ülkelerine anlatmaya çalışan, hayatını Filistin’in özgürlüğü için adayan Şehit Komutan İsmail Haniye’nin şehadeti, bölgemizdeki ateş çemberinin gittikçe büyüyeceğini göstermektedir.

Bir kez daha söylüyoruz; İslam ülkeleri için birlik ve beraberlikten başka çıkar yol yoktur. Batı’nın ve siyonist rejimin böl, parçala, yok et stratejine karşı; birlik, bütünlük ve cesaret anlayışı dışında kurtuluş olmayacaktır.

Bizler işlenen vahşetin, uygulanan soykırımın ve dökülen kanın zaferle neticelenmeyeceğini biliyoruz. Zalimin mazluma, batılın hakka, zulmün merhamete, kötülüğün iyiliğe galebe çaldığı görülmemiştir ve görülmeyecektir.

Bu dava yetimlerin, öksüzlerin, biçarelerin davasıdır. Bu dava ümmet-i Muhammed’in, insanlığın ve vicdandan yana olanların davasıdır. Bu dava Yaser Arafat’ın, Şeyh Ahmed Yasin’in, Abdülaziz El Rantisi’nin, Nazar Rayan’ın, Salih Aruri’nin ve İsmail Haniye’nin davasıdır.

Biliyor ve inanıyoruz ki zafer Filistin’e nasip olacak. Öldürerek, yok ederek kazandığını sananlar; bugünün de yarının da en büyük kaybedenleridir. Zulüm ile abad olunduğu görülmemiştir.

Hitler’i örnek alan siyonist zihniyet, aynı akıbet& paylaşmaktan kaçamayacaktır. Dünün Nazileri hangi hüsranı yaşadıysa, bugünün neonazileri de aynı hüsranı tadacaktır.

Netanyahu’ya alkış tutanlar Vietnam’da, Afganistan’da, Irak’ta nasıl kaybettiyse Filistin’de de kaybedecektir. Türkiye başta olmak üzere tüm İslam ülkelerinin ve Filistin’den yana olan devletlerin atacağı adımlar, siyonizmi yerle yeksan edecektir.

Bizler, ABD’nin katil Netanyahu’yu kongrede konuşturmasının ardından İsmail Haniye’nin TBMM’ye davet edilmesi çağrısı yapmıştık. Bugün de kendisinin çağrısı üzerine meydanlardayız.

Genel Başkanımız Temel Karamollaoğlu &le yaptığı telefon görüşmesinde Gazze ve İsrail hapishanelerindeki mahkumlar için destek mitingleri isteyen Haniye’nin şehadetinin ardından çağrımızı yöneliyor ve Hamas’ın yeni lideri Halid Meşal’in Millet Meclisimize davet edilmesini talep ediyoruz.

Bugün Türkiye’nin 81 ilinde meydanları dolduran kardeşlerimiz, Şehit Komutan İsmail Haniye’nin bizler için vasiyet olan isteğini yerine getirmektedir. Buradan bir kez daha kendisine ve Filistin için canını ortaya koyarak şehadete eren şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz.

Filistin davası, hepimizin davasıdır ve zafer Allah’ın izniyle bizlere nasip olacaktır. “Nehirden denize özgür Filistin” bir hayal değil, bir hakikattir ve bu hakikat mutlaka gerçekleşecektir.

Buradan bir kez daha en gür sesimizle haykırıyoruz; Bir Filistin vardı. Bir Filistin gene var ve daima var olacak."