RİZE'DEN SESLENDİLER. ÖLMEK İSTEMİYORUZ !

Birleşik Kamu-iş Konfederasyonuna bağlı Güven Habersen Sendikası Genel Başkanı Mustafa Yiğit, genel sekreter Ali Köse, Genel Mali Sekreter Uğur Solak , PTT-Sen Genel Başkanı Süleyman Şen ve Birleşik Kamu-iş Rize İl Başkanı Hamza KUTAY, Eğitim-iş Rize Şube Sekreteri Osman Okçu ve Mali Sekreter Pakize OKÇU Rize PTT Baş Müdürlüğünde çalışan iki PTT emekçisi Selim Okumuş ve Ömer  Bayazıt’ ın vahşice katledilmesi üzerine Rize’de ziyaretlerde bulunup, iki PTT emekçisinin katledildiği yerde basın açıklaması gerçekleştirdiler.   09.01.2025 Perşembe günü Rize’ye gelen Güven Habersen, PTT-Sen Genel Başkanları ve heyetleri, Birleşik Kamu-iş Rize İl başkanı Hamza KUTAY ve Eğitim-İş Şube Sekreteri Osman Okçu ve Mali Sekreter Pakize OKÇU ile beraber menfur saldırıda katledilen  Selim Okumuş ve Ömer  Bayazıt’ ın cenaze evlerine taziye ziyareti gerçekleştirdikten sonra PTT Rize Başmüdürlüğü binasına geçerek çalışanlara geçmiş olsun ve baş sağlığı dileyip yetkililerden bilgi aldılar. 10.01.2025 Cuma günü PTT Rize baş müdürü, birim müdürleri ve çalışanlarla görüşüp taziyelerini, desteklerini ve bir daha böyle saldırılılar yaşanmaması için var güçleriyle gereken her girişimi yapacakları mesajını ilettikten sonra saat:16:00’da saldırının gerçekleştiği PTT başmüdürlük binası dağıtım merkezi önünde çalışanlarla birlikte basın açıklaması gerçekleştirdiler.     Değerli basın ve emniyet mensupları , kıymetli PTT emekçilerimiz , saygı değer Rize Halkı    ÖLMEK İSTEMİYOR , GÜVENLİ BİR ÇALIŞMA ORTAMI İSTİYORUZ konulu ortak basın açıklamamıza hoş geldiniz.   Bilindiği üzere son dönemde PTT ve Kamu emekçilerine yönelik artarak devam eden şiddet  olayları yaşanmaktadır. Yaşanan ve yaşatılan şiddete kayıtsız kalmayarak şiddetin yaşandığı illerde PTT ve tüm Kamu emekçilerinin sesi ve nefesi olan Birleşik Kamu İş Konfederasyonuna bağlı bulunan ve haberleşme iş kolunda örgütlü sendikamız Güven Haber Sen  ile  Taşeron Firma personellerinin üye olabildiği PTT Sen Sendikaları olarak bu durumu protesto ettik ve ediyoruz..   Yaşanan şiddet olayının sonuncusunu ve en acısını malesef Rize'de 07 Ocak 2025 tarihinde şuan önünde bulunduğumuz PTT Müdürlüğünde yaşamış bulunmaktayız..    Cani ruhlu bir psikopat PTT iş yerine gelerek Babasına ait olan " kişiye özel " ibareli sözleşmeli banka kartının kendisine teslim edilmesini isteyerek mevzuata aykırı işlem yapılmasını talep etmiş , talep ettiği bu usulsüz işlemin tesis edilmemesi üzerine çıkan arbede sonrasında iki emekçi arkadaşımızı belinden çıkardığı ateşli silahla katletmiş , sevdiklerinden ve bu hayattan koparmış , Başta aileleri olmak üzere PTT emekçileri üzerinde telafisi mümkün olmayan bir travma yaşatmıştır..   Uzun süredir PTT emekçileri ; dağıtıcısından gişe memuruna , çok sayıda meslektaşımız şiddetin hedefi haline getirilmiştir. Kurumumuzun sık sık şiddet haberleriyle gündeme gelmesinde düzenleyici ve önleyici tedbirler almayan yaşanan tüm olumsuzlukları kanıksayan iktidarın, toplumsal muhalefet ve tepkiden yoksun kalan sivil toplum örgütlerinin ve toplumumuzun sorumluluğu vardır..   Her gün yeni bir acı haber , her gün yeni bir cinayet ;  Artık hepimiz  işyerlerinde , evde , okullarda , sokaklarda can güvenliğinden yoksun yaşıyoruz..   İki kamu emekçimizin yaşamını yitirdiği elim olay, Bireysel silahlanmanın , cezasızlık politikalarının da acı bir sonucudur.   İki emekçimizin yaşamını yitirdiği elim olay münferit bir olay olmayıp yıllardır süregelen yanlış politikaların hazin sonucudur. PTT de Bu yanlış uygulamaların temelini ise bir çok farklı statüde ( 399 SKHK , İHS ve Taşeron Firma Personeli ) personel çalıştırılması oluşturmaktadır. Farklı statüde  güvenlik önlemi alınmadan çalıştırılan bu personeller hem düşük ücretle hem de ölümle burun buruna çalışmaktadır.   Diğer önemli bir husus ise PTT emekçilerini canından bezdiren , objektif kriterlerden yoksun  performans sistemidir. Performans sistemi demek ; iş yükü altında ezilen emekçileri yapılan iş ve işlemlerde usul , esas ve mevzuat  dışı çalışmaya mecbur bırakmak demektir.    Özellikle posta ve kargo  dağıtım servislerinde dağıtıcılara  yapılan teslim adedi baskısı hizmet kalitesini düşürmekte, hatalı işlemlere yol açmakta , tepeden tırnağa posta emekçilerimizi zora sokmaktadır..   Hani Köroğlu'nun ünlü bir sözü vardır ya  "Delikli demir icat oldu ; mertlik bozuldu"  PTT emekçilerini tasvir eden bu cümle PTT nin anonim şirket sıfatını alması ile tabiri caiz oldu. Anonim şirket olmanın Peşi sıra Performans yönetim sistemi geldi ,  sonuç olarak ise PTT emekçilerini birbirine düşüren ,  insan onuruna yaraşmayacak bir çalışma düzeni ve ücret sistemi kuruldu. Kurulan bu ucube sistem ise farklı şekillerde can yakmaya devam ediyor. Şöyle ki performans sistemi yapılan işin niceliğini artırırken , niteliğini ve hizmet kalitesini düşürmektedir. Dolayısıyla bu durum PTT emekçileri ile vatandaş arasında veya PTT emekçileri nezdinde telafisi mümkün olmayan olumsuzlukların yaşanmasına daha fazla sebebiyet vereceği aşikardır..   Ayrıca asırlık çınar diye tabir edilen köklü bir kurum olan PTT miz son yıllarda kamu kurumu değil de sanki ticarethaneye dönüştürülmüş ; vatandaş ise müşteri olarak görülmeye başlanmıştır..   İzah edilen tüm bu nedenlerle PTT de kaliteli kamu hizmeti verilememektedir. Bunun diğer ve önemli bir sebebi de yıllardır PTT’de kadrolu personel alımı yapılmamasıdır. Kadrolu personel almak yerine özlük mali ve sosyal hakları bakımından emeği daha kolay sömürülen taşeron firma personeli ile günü kurtararak kamu hizmetlerinin yürütülmeye çalışılmasıdır..    Tüm bu sebeplerle diyoruz ki   Arkadaşlarımızın ölümü münferit değildir..   Kamu emekçilerini itibarsızlaştıran , emeği hor gören politikaların da acı bir sonucudur. Yanlış politikalar nedeniyle  yurttaşlar ile PTT emekçileri karşı karşıya getirilmekte, genel itibarla hizmet alan da veren de mağdur edilmektedir..   Yıllardır dile getirdiğimiz “PTT iş yerlerinde güvenlik tedbirlerinin yetersiz olması nedeniyle merkez ve şubelerde güvenlik görevlisi bulundurma” talebimizin haklılığı bir kez daha görülmüştür..   Yaşanan bu menfur saldırı ve yoksulluk sınırı altında güvenliksiz yaşamaya tepki olarak 13 Ocak Pazartesi tüm yurtta iş bırakacağımızı ilan ediyoruz. Pazartesi günü iş bırakma sonrası basın açıklamamız Atatürk anıtı önünde olacaktır. Tüm bu kötü koşullara hayır diyen herkesi alanda yanımıza bekliyoruz.   Özetle ; - Gerekli tüm güvenlik tedbirlerinin ivedilikle alınması elzemdir.. -Toplumsal olarak yaşadığımız bu şiddet halk sağlığı sorunudur.. -Düzenleyici , önleyici ve koruyucu tedbirler alınarak suç ve suçlu sayısının günden güne artması engellenmeli.. -Bireysel silahlanma ivedilikle önlenmelidir.  -Toplumda şiddeti tetikleyen ekonomik, ve sosyal adaletsizliğin önü alınmalıdır.. -Toplumu ve kamu emekçilerimizi geren , kutuplaştıran söylem ve eylemlerden uzak durulması gerekmektedir.. -PTT emekçileri ve tüm kamu emekçilerine karşı yapılan suç içerikli davranışlara karşı acil bir şekilde cezaların caydırıcı olacak seviyeye yükseltilmesi gerekmektedir. -Tek kişilik PTT şubelerinde güvenliksiz çalışmaya son verilmelidir.   Birleşik Kamu İş Konfederasyonu , Güven Haber Sen ile PTT Sen Sendikaları olarak Yaşamını yitiren arkadaşlarımıza Yüce Allah'tan rahmet ; Kederli ailelerine , yakınlarına ve sevdiklerine sabır ve başsağlığı diliyoruz..