Rize ve Bölgede Kızlar Baş kaldırdı..

Rize 14.05.2019 - 21:27, Güncelleme: 02.12.2022 - 09:38 2600+ kez okundu.
 

Rize ve Bölgede Kızlar Baş kaldırdı..

Karadeniz’de  Kızlar Baş kaldırdı.. Erkeklere var, kızlara yoktu.  Karadenizliler bilirler. Miras  paylaşımında kızları ortak edilmez.. Daha doğrusu, kızlar babadan kalan mirasını almaz, erkek kardeşlerine bırakır. Bir anlamda kızlar, baba mirasını kocasına yedirtmez. Evlendiği yere götürmez..  Çünkü “Baba evi” kutsaldır. Kapısı hep açık olmalı. Baba evi kadınlar için “Bir güvence” yeridir. Son yıllara kadar, bu durumdan kimse rahatsız olmadı. Gündeme getirilmedi. Medeni Kanunun ilgili maddelerine uygun olmasa da; böyle bir gelenek oluşmadı..  Son yıllarda Karadeniz kızları bir anlamda başkaldırdı. Ve ”. Erkeklere var da bizde yok mu? Bizde baba mirasına ortağız” demeye başladılar..  İyide ettiler. Olması gereken buydu. Karadeniz’de kız çocuklarına niye miras verilmez? Hukuki bir gerekçesi yok. Kızlar artık baba mirasına ortak. Mücadelelerini destekliyorum.  *  Konu Karadeniz kadınından söz açılmışken…Karadeniz kadınının ne kadar fedakâr ve cefakâr olduğunu hatırlatmamıza gerek yok. Hepsi eli öpülesi kadınlar bana göre ve ülkemizdeki kadınların en çok çalışanı ve yorulanı şüphesiz ki.  Hem evde hem tarlada çalışan, çocukları büyüten, ailede düzen kuran ve ev ekonomisine en büyük katkıyı sağlayan Karadeniz kadınıdır.  Doğal yaşamın güzellikleriyle birlikte zorlukların da olduğu Karadeniz’de, kadınların yaşadıkları güçlüklere rağmen mutlu olmayı başardılar. Yapılan araştırmaya göre, en mutlu kadın, Karadeniz kadını çıktı..  Bölgede genç erkek nüfus göçünün fazlalığı ve sanayi yatırımlarının az olması nedeniyle kadınlar, aile bütçesine katkıda bulunmak için fındık, çay, mısır gibi yoğun emek isteyen tarımsal uğraşlara daha fazla katkı sağlıyor. Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte tarlalara giden Karadeniz kadını, çoğunlukla gün batımıyla evlerine dönüyor. Karadeniz kadını, tüm olumsuzluklara rağmen hayata pozitif bakabiliyorlar.  *  Üretken ve açık sözlü olan Karadeniz kadını, yörenin arazi yapısına rahatça uyum sağlamış ve zor koşullarda çalışmayı o kadar çok benimsemiştir ki şikâyet etmek hiç aklına bile gelmemiştir. Karadeniz kadını hem erkek gibi yetişir, hem de örf ve adetlerini fazlasıyla korur. En büyük zorlukları ailenin hem erkeği hem kadını olmaktır.   Karadeniz kadını çalışmaktan asla bıkmaz usanmaz. Ekmeğini bileğinin gücüyle hak edendir. Hiçbir şeye tenezzülü, minneti yoktur. Çoğu kez gururları ve egoları tavandır. Sabah ezandan öncedir kalkarlar, çünkü bilirler ki erken kalkanın rızkı bol olur. Evinde onu bekleyen, ekmek, yemek isteyen çocukları vardır. Bakılması gereken ineği vardır. Hayvanlarının dilinden insan gibi anlayandır, arkadaştır dosttur. Saklısı gizlisi yoktur.  İster yaylada olsun ister köyde Karadeniz kadını tüm gününü çalışarak geçirir.    Karadeniz kadınları yaşadığımız coğrafyanın amazonları olarak bizlere ilham vermeye ve önlerinde saygı ile eğilmemizi sağlamaya devam ediyor  *  Karadeniz kadını;  Tuttuğunu koparır; İsviçre çakısı gibi elinden gelmeyen iş yoktur  Neşeliyken etrafını kahkahaya boğar, kaşlarını çattığındaysa en yakın gezegene iltica talebinde bulunmak gerekir  İçten ve dosdoğrudur, bildiklerini dümdüz söylemekten çekinmez  Hislerini coşkuyla gösterse de söz konusu sevgi olduğunda biraz ketumdur  Gerektiğinde evin ekonomi bakanı, gerektiğinde en yılmaz avcısı ve koruyucusu olur  Gözü karadır; gururu ve dik duruşundan asla taviz vermez  90 yaşına da gelse şöyle bi oturup soluklanmaz, tabutlarına son çivi çakılana kadar dağ, dere, tepe, yayla koşturur  Şartların ya da karşısına çıkan engellerin önemi yoktur, ölene kadar direnir  Tıpkı Karadeniz gibi çabuk parlar, çabuk söner  Dereleri ve yaylaları satılık değil; onların bir parçasıdır    Osman Yazıcı 

Karadeniz’de  Kızlar Baş kaldırdı..


Erkeklere var, kızlara yoktu. 


Karadenizliler bilirler. Miras  paylaşımında kızları ortak edilmez.. Daha doğrusu, kızlar babadan kalan mirasını almaz, erkek kardeşlerine bırakır. Bir anlamda kızlar, baba mirasını kocasına yedirtmez. Evlendiği yere götürmez.. 


Çünkü “Baba evi” kutsaldır. Kapısı hep açık olmalı. Baba evi kadınlar için “Bir güvence” yeridir. Son yıllara kadar, bu durumdan kimse rahatsız olmadı. Gündeme getirilmedi. Medeni Kanunun ilgili maddelerine uygun olmasa da; böyle bir gelenek oluşmadı.. 


Son yıllarda Karadeniz kızları bir anlamda başkaldırdı. Ve ”. Erkeklere var da bizde yok mu? Bizde baba mirasına ortağız” demeye başladılar.. 


İyide ettiler. Olması gereken buydu. Karadeniz’de kız çocuklarına niye miras verilmez? Hukuki bir gerekçesi yok. Kızlar artık baba mirasına ortak. Mücadelelerini destekliyorum. 


Konu Karadeniz kadınından söz açılmışken…Karadeniz kadınının ne kadar fedakâr ve cefakâr olduğunu hatırlatmamıza gerek yok. Hepsi eli öpülesi kadınlar bana göre ve ülkemizdeki kadınların en çok çalışanı ve yorulanı şüphesiz ki. 


Hem evde hem tarlada çalışan, çocukları büyüten, ailede düzen kuran ve ev ekonomisine en büyük katkıyı sağlayan Karadeniz kadınıdır. 


Doğal yaşamın güzellikleriyle birlikte zorlukların da olduğu Karadeniz’de, kadınların yaşadıkları güçlüklere rağmen mutlu olmayı başardılar. Yapılan araştırmaya göre, en mutlu kadın, Karadeniz kadını çıktı.. 


Bölgede genç erkek nüfus göçünün fazlalığı ve sanayi yatırımlarının az olması nedeniyle kadınlar, aile bütçesine katkıda bulunmak için fındık, çay, mısır gibi yoğun emek isteyen tarımsal uğraşlara daha fazla katkı sağlıyor. Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte tarlalara giden Karadeniz kadını, çoğunlukla gün batımıyla evlerine dönüyor. Karadeniz kadını, tüm olumsuzluklara rağmen hayata pozitif bakabiliyorlar. 



Üretken ve açık sözlü olan Karadeniz kadını, yörenin arazi yapısına rahatça uyum sağlamış ve zor koşullarda çalışmayı o kadar çok benimsemiştir ki şikâyet etmek hiç aklına bile gelmemiştir. Karadeniz kadını hem erkek gibi yetişir, hem de örf ve adetlerini fazlasıyla korur. En büyük zorlukları ailenin hem erkeği hem kadını olmaktır.  


Karadeniz kadını çalışmaktan asla bıkmaz usanmaz. Ekmeğini bileğinin gücüyle hak edendir. Hiçbir şeye tenezzülü, minneti yoktur. Çoğu kez gururları ve egoları tavandır. Sabah ezandan öncedir kalkarlar, çünkü bilirler ki erken kalkanın rızkı bol olur. Evinde onu bekleyen, ekmek, yemek isteyen çocukları vardır. Bakılması gereken ineği vardır. Hayvanlarının dilinden insan gibi anlayandır, arkadaştır dosttur. Saklısı gizlisi yoktur. 


İster yaylada olsun ister köyde Karadeniz kadını tüm gününü çalışarak geçirir.   


Karadeniz kadınları yaşadığımız coğrafyanın amazonları olarak bizlere ilham vermeye ve önlerinde saygı ile eğilmemizi sağlamaya devam ediyor 



Karadeniz kadını; 


Tuttuğunu koparır; İsviçre çakısı gibi elinden gelmeyen iş yoktur 


Neşeliyken etrafını kahkahaya boğar, kaşlarını çattığındaysa en yakın gezegene iltica talebinde bulunmak gerekir 


İçten ve dosdoğrudur, bildiklerini dümdüz söylemekten çekinmez 


Hislerini coşkuyla gösterse de söz konusu sevgi olduğunda biraz ketumdur 


Gerektiğinde evin ekonomi bakanı, gerektiğinde en yılmaz avcısı ve koruyucusu olur 


Gözü karadır; gururu ve dik duruşundan asla taviz vermez 


90 yaşına da gelse şöyle bi oturup soluklanmaz, tabutlarına son çivi çakılana kadar dağ, dere, tepe, yayla koşturur 


Şartların ya da karşısına çıkan engellerin önemi yoktur, ölene kadar direnir 


Tıpkı Karadeniz gibi çabuk parlar, çabuk söner 


Dereleri ve yaylaları satılık değil; onların bir parçasıdır 

 


Osman Yazıcı 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve rizeninsesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
timbir - birlik haber ajansi